Evet günlük bak gene başbaşayız gene ikimiz ve gene yalnız !

Sen benim üzgün ve yıkık dökük yüzüme bak ben se senin eskimiş sayfalarına,
benmi sana yoksa senmi bana yazıyosun hayatı ,kalem kimin elinde günlük,kim daha çok yıprandı kimin kime faydası var yazdıklarımızı bir sen birde ben bildikten sora.

Bugun gene herzamanki marurluğumdaydım günlük seyrettiğin marurluk hep aynı terkedilmiş bir sevdalı nasıl olabilirki başka.

Neşeli yazdığım sayfaların üstünden kaç yaprak geçti günlük ben saymadım sen saydınmı kaçkez mutlu olduk kaçkez yazdığım sayfalarının kıyılarına gelincikler işledim,kaçkez süsledim.

Keşke o mutlulukla yazılan sayfalardan boşkalan bir kaç satır olsada o bir kaç satıra bin satır sığdırsak çizilen gelinciklerin nakışları üzerinden birkezdaha geçsek.

Ama olmuyor olmuyor günlük isteklerimizi malesef bi sen bide ben biliyoruz mutluluğumuzun bundan haberi yok ..

Sana yazdığım her akşam bir kirpiğim düşüyor yazdığım sayfaya bilmiyorum kaç kez kaç sayfa daha yazarım böle, bilmiyorum kaç kirpiğim kaldı gözlerimde ...

Hayat acımasız günlük acımasızca bitirir evrelerini kırılacak kaç dalın varsa yeşilde olsa kırar dallarını direnir yeşil dal ıslaktır direnir ama hayat bu sonunda zafer onundur.

Kuru bi dalın inadı kadarda değilsindir inadın yaşta olsan..

Bak gene sulandı gözlerim günlük yaş damlamasın sayfana içime akan kanım içimi bulandırıyor gözümden akan yaşım bari sayfanı bulandırmasın.

Bu günlük bukadar yeter günlük

Bukadar yeter......

Uçuk..........