Hayat böyle bir şey ,

sıvasız evlerde bahçelerin düzenini sağlamak için çalışan çiftçiler köylerde geceyi
sabaha bağlarken ....

bilinmez uzaklıklar ötesinde yaşayan silah tüccarları büyük güç yada beyaz güç tarafından hem vuran hemde vuralana silah satarken biz sıvasız evlerde büyürdük , farkında olmadan yaşardık....
misafir geldiğinde evimize babama haber vermek için kahveye kadar koşar , annemin şikayetleri arasında yolda hayat bu olsa gerek derdim...

ve düşünürdüm ...

eğitimini en güzel şekilde başarı ile bitirenler görülmez elin mucitleri olmuş ve isimleri bile duyulmaz ve inanılmaz icatları ile dünya yetimlerine kök söktürmüşlerdi...

her şey değişti evet hayat böyle bir şey...

artık silahlar değişti , kaba tanklar yok olacak , çoçukların ufacık vücudunu darmadağın eden kurşunlar artık değişmişti...
mucitler sağolsun...

lazer’ler, phazer’ler , taser’ler , dazer’ler ve people ile zappers....evet bunlar zamane beyinlerin icat ettikleri silahlar....

Ekim 2002’de bir moskova tiyatrosuna yapılan kuşatma , acı bir felaketle sona erdiği zaman dikkat çekildi...bir grub Çeçen mücahidi bir kaç yüz insanı rehin almıştı ; Rus kuvvetleri Çeçenleri etkisiz hale getirmek için tiyatronun içine gelişi güzel sıkılmış FENTASİL isimli uyuşturucu bir gaz püskürttüler...saglıklı ve özel eğitilmiş Çeçenler yerine dayanıksız rehineler kullanılan uyuşturucu silahın dozajının yüksek olması nedeni ile rehineler ölmüştü....
ve bu gerçeği biz Davıd Hamlıng açıklamaları ile ögrenmiştik....


acaba Allahu Ekber mi demeliy dik...yoksa Rus’ların dediği gibi yanlışlıklar salakların işi mi demeliy dik ?

hayat böyle bir şey olsa gerek....

yoksa boğazda bir şarab , bir masa , iki güzel gül ve hafif yemek ile güzel bir bayan’da olabilirdi ama hayat o an için öyle bir şeydi...

ve o gün ne oldu dersiniz ?

düşüncenizi zorlamıyacak bir soru evet beyaz adam şuçu Rus güvenlik kuvvetlerine atmadı ve onların kullanmış olduğu yeni Dünya düzeni sessiz silahı korudu ve Çeçenleri suçladı..
ama fimlerde empoze edilen yalan günahtır sloganları new york sokaklarında kalmıştı , burası Rusya tiyatro salonu ve oynanan oyunda yönetmen kendini vurdu...tühhh yani...yada yuhhh bu kadar da olmaz mı demeliyim...

bu demek değil ki Çeçenleri övüyorum , hayır sadece o olayda haksız olan ve şu an yeni icat silahların gölgesi ile yaşayan insanlığın yeni Dünyanın zamane çoçuklarının neler yapabileclerini takib ediyorum , şarkı yarışmasına vaktim kalmıyo ki bu yüzden asosyal olduğumu bile söyleyen arkadaşlarım çıktı ...:)

ne yapmalıyız acaba ?

beyaz adam gibi PEP Pulsed enerji mermileri yetkilisi George fenton’ma bunu sorsak cevab verir mi dersiniz ...sanmam....

evet...
kulakları sağır eden sessiz kimyasal silahlar...gözleri kör eden....hamile kadınları sakat bırakan sessiz gölgeler...çoçuklar için ayrı bir kategori var tabi....

ve zeki beyinler , evet bir gün zeki bir oğlum olursa bunları bilmesini isterdim.....

hayat böyle bir şey olsa gerek.....

bizim bahçenin arka yüzü nasıl acaba ?



...........

Annem kızıyor bana bahçeye inme diyor...