Tarih 09/07/2010
saat = 00;00

Yol uzundu ve saatlerin en yavaş işlediği zamandaydım(k)...

Daha önce gidipte gezme fırsatı bulamadığım bir şehri , elek çelek etmeye hazırlanıyordum içimde. Sağımda cam solumda koridor ile çıktım yola bir otobüsün seyirinde.
Yoldaş olan Habib Bey , Arzu hn ve Mümin bey’e arkadaşlıklarından dolayı şimdiden teşekkür ederim.

Aslında " Edebiyet Defteri " ailesini temsil etmek için davet edilmiştim ve bu benim için gurur verici bir gelişmeydi. Bakalım bir taşla kaç tane kuş vuracaktım :) . Amaç alabildiğine keşfetmek ve ulaşabileceğim her yüreğe elimi uzakmaktı.Yozgat Şairler Ve Yazarlar Derneği tarafından davet edildiğimiz Yozgat 11. Sürmeli Festivali ’ne gecikmeli olarak da olsa gitmenin heyecanı vardı. Gece başlayan yolculuğumuz sabah 10 ;00 bitti ve sitemiz yönetiminde bulunan Toynak ( Secaattin ÖZTÜRK ) bizi karşıladı.Tüm dostların bir arada bulunduğu kahvaltı sofrasına ulaştık çok şükür.

Tebessümlü sima’ların yanısıra kahvaltı tabaklarının bana baktığını gördüm.Sanırım acıkmıştım :) Kısa bir görüşmeden sonra açık bir çay ile karnımızı doyurduk.Bir yandan gecenin haberlerini alıyoruz . Festival’e geç kalmışlığın kayıplarını araştırıyorduk. İlk kayıp ortaya çıktı , şiir yarışması düzenleniş ve Toynak " Edebiyat Defteri " adına katıldığı yarışmada 3. ödülüne layık görülmüş. Alkış tutamamanın üzüntüsünü duydum ama yine de gurur biraz daha ağır bastı ve o üzüntünün üstünü örttüm.Kutlarım tekrar dost :)


Zaman kısıtlıydı ve daha gezilecek , görülecek çok yer vardı. Adım başı fotoğraf çekiliyor , bol bol sohbetler ediliyorduk.Bizi bekleyen servislere doğru ilerliyor kahkahaların gürültüsünde kulaklarımızın paslarını siliyorduk. Şarkılar , şiirler arabanın içinde cümbür cemaat huzur dağıtıyordu. Ağaçların eteklerinde dinlendik , göl’ün sularında nefesleri tuttuk ve en güzel şakaların dostlukla karışımına şahit olduk.

derken aklıma geldi ;

Merak ederdim , takip ettiğim Tacettin Yıldırım ile Toynak arasındaki ezeli rekabeti :) Hep yazılarda görür uzaktan uzağa kıskanırdım aradaki samimiyeti. İnanmayacaksınız belki ama gerçekten birbirlerine o kadar zıt durup bakışlarda huzur veriyorlardı ki birbirlerine.Kendi kendime dedim ki bunun için yıllar gerekli ve bu dostluğun eteklerinde mutluluk gizli. Aynı bakıyorlar aynı düşünüyorlardı. Şahit oldum ve inandım onlara. Yavaş yavaş içlerine sızmaya başladım ve kahkahaların gerçeğine ulaşıp kendimi o dünyanın içinde buldum.Diyeceğim o ki ? harikasınız ve beni de aranıza aldığınız için teşekkür ederim.

Bir kafenin demli çaylarından ve soğuk sularından yudumlarken görüşmeler devam etmektedir. Zaman zaman dağılsa da grup gittiği yer belli :)Herkes haman sefasında , yüzlerde yorgun ifadeleri ile geri dönüşleri takip ediyorum.Ben bu sefadan mahrum kalmış olsam bile bir daha ki sefere ya kısmet diyorum içimde :) Ve akşam yemeği zamanı ...yaşasın :)
adımıza ayrılan salonda çatlayana kadar yedik . Harikaydı her şey.

Akşam bir şiir dinletisi düzenlemiş ve kalabalık Yozgat halkı ile birlikte sahnenin önündeki yerimizi aldık. Çok değerli şair yürekler ve şiirlerinin tadına vardık.Ailemiz adına katılan Toynak , Mümin Düzenli , Arzu Altınçiçek , Neslihan Yazıcılar ve diğer tüm şiir dostlarına çok teşekkür ederiz. İyi bir şekilde temsil edildik ve hak edilen ilgiyi aldık.


Adımıza ayrılan odalarımıza çekilme zamanı gelmişti. Sıcak bir yaz gününden arta kalan geceyi kendi içimizde kadın kadına sohbetlerle süsledik. Biraz daha yakın tanıma fırsatı bulduk biririmizi. Odada Neslihan hn, Pakize hn. Gül hn. ile koyu sobetlere daldık. Hayatın kazançlarından bir kaçıydı bu yürekler.Söylemeden edemeyeceğim , ellerimle yaptığım böreğin tadına bakıp kırmamak adına beğenen sevgili dostlar bu iyiliğinizi unutmayacağım valla :) tadına bakmayanlara ne demeli bilmem :)

Saatten habersiz gözlerimize değen uykunun kollarına düşmüştük ki kapı çaldı.Meğerse sabah olmuş kahvaltı cennetine gitmek için bekleniyormuşuz. Aldık yanımıza yüreğimizi grubun yanına gittik. Kocaman günaydınlarla selamladık şair yürekleri. Tebessümler diz boyu herkesin gözünde memnuniyet çizelgesi. Bindik araşlara ve koyulduk yola. Hazır bir sofraya oturmanın şımarıklığı ile pohpohlanmış ben ,seçtim bir masa.Sohbetin en çılgın ve en tatlısını aldık yüreklerimizin içine. Bir yandan da sertifikalar veriliyordu. Şairlik adına aldığım bu İlk belgeyi iki ayrı dünyanın tek yüreklerinden almak istedim. Tacettin ve toynak bey’lere sonsuz sevgiler.

Her güzel şey bitmeye mahkumdur. Şimdi yola çıkma vakti. İstanbul özlemiştir zaten bizi :)

İsmini yazamadığım elini uzatan , yüreğinin kapılarını açan , her şekilde yardım ve desteğini esirgemeyen dostlar sağolun.

Gidipte gördüğüm , görüpte tanıştığım şiir yüreklilere kocaman teşekkür ediyorum . Emeği geçen Yozgat ’lı tüm dostlara da ayrıca saygılarımı sunmak isterim


"Hakkınızı helâl edin lütfen" Yedik , içtik , tadına vardık , sıcak bir aile sofrasında bulduk kendimizi.

PEKİ !

Sıradaki etkinlik lütfen :)



14/07/2010
12;12
eMİNE