yılbaşına sayılı günler kalmıştı,şehrin üzeride kar tanecikleri uçuşuyordu.insanlar soğuklar nedeniyle hastalanmaya başlamışlardı.hastalığına çare bulunamayan yaşlı adam,son umutla gittiği doktorun yanından ayrıldığında sokağın köşesinde simit satan küçük bir çocuğa rastladı.çocuk masum ve sevecen gözlerle yaşlı adama bakıyor,onu tanıyormuş gibi gülümsüyordu.yaşlı adam bu bakışlara dayanamayıp çocuğun yanına gitti ve bir simit aldı.çocuğa ’’ çok hastayım,doktorlar iyileşmemin zor olğunu söylüyorlar;benim için dua eder misin? ’’ dedi.çocuk gülümseyerek: ’’ ben de sık sık hastalanıyorum.ama dedem iyi insanların ölüce bulutlara uçtuklarını ve oradan cenneti seyrettiklerini söylüyor.bu yüzden korkmuyorum hastalıklardan. ’’ dedi.adam bir anda içinin ferahladığını hissetti.çocuğun soğuktan moraran yanaklarına bir öpücük kondururken ’’ deden çok doğru söylemiş.ama ben yine de benim için dua etmeni istiyorum. ’’ çocuk ’’pekiyi ’’ dedi.ancak bir şartı vardı: ’’ iyileşirseniz,bana on tane balon alacaksınız.uçan balon almasanız da olur.ucuzundan da alabilirsiniz. ’’ anlaşma yapılmıştı.adam iyileşirse bir sonraki yılbaşı günü çocukla buluşacak ve balonları verecekti.eğer çocuğu bulamazsa adresine postalayacaktı.aylar sonra yaşlı adamın hastalığından eser kalmadı.hayata tekrar dönmenin sevinciyle yılbaşı gününü beklemeye başladı.yılbaşı günü geldiğinde ise içinde on tane balon olan bir paketle randevu yerine gitti.ama çocuğu bulamadı.biraz ötedeki bakkala sorduğunda ise ’’ ciğerlerinden rahatsızdı yavrucak.geçen hafta öldü. ’’ dediler.adam beyninden vurulmuşa döndü.elindeki paketi fırlatıp o yaşlı bacaklarıyla hızlı hızlı koşmaya başladı.biraz ilerideki baloncunun yanına geldi.’’ şu uçan balonlardan on tane istiyorum.çabuk ol!! ’’ dedi.balonları alıp hemen uçlarını birbirine bağladı tıpkı çocuğun bir zamanlar ona gülümsediği gibi gülümseyerek balonları gökyüzüne bıraktı.baloncu şaşırmıştı.çekine çekine sordu; ’’ bunu neden yaptınız? ’’ adam,yükselmekte olanbalonları yaşlı gözlerle izlerken:’’ orada onları bekleyen küçük bir dostum var.hem de melek gibi bir dost.balonları sadece adresine postaladım o kadar... ’’