7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
874
Okunma

Nilüfer ailesinin zoruyla 2o yaşında yakışıklı mali durumu iyi bir gençle evlendirilir. Oysa o hayatı tanımak, kendi kişiliği bulmak istiyordu. Anne ve babasının üzerine yürümesiyle bu evliliğe razı gelmişti.
Kocası Metin yakışıklı her kızın beğeneceği bir beyefendi idi.
Ve çok kısa zamanda aile arasında kutluyarak evlendiler. Hemde hiç tanımadan ve aşık olmadan.Nilüfer için ilk gece kabustu .Nasıl sevmediği ve aşık olmadığı biriyle aynı yatağı paylaşaçaktı.Korkudan bir kuş gibi çırpınıyordu. Zavallı Nilüfer boynunu bükerek kendini hiç aşık olmadığı birine teslim etti ve sabaha kadar ağlayarak..
Ertesi gün hemen kalkıp kayınvalde ve kayınpederin elini öpmeye gittiler.Başı önünde utanarak gitti. Utancından kimsenin yüzüne bakamıyordu. Çünkü ağlamaktan gözleri kan çanağı gibiydi.Kabus gibi geçti o saatler.
Ve el öptükten sonra evlerine dönüp balayı için seyahat hazırlıklarına başladılar.
Bir yandan da düşünüyordu ;
Acaba sevebilecek miydi ? yoksa üniversite eğitimine devam edip yarıda bırakmasa
mıydı? yoksa ana babasına karşı mı gelseydi?
Bunları düşünürken kocası ;sen ne ağır kanlısın benim anam ooooo...senin yerinde olsaydı çoktan hazır olurdu demez mi.. Yeni gelin şaşkınlıkla kocasına bakakalır..