Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Selahattin YETGİN
Selahattin YETGİN

Eylülde Biter Suskunluğum

Yorum

Eylülde Biter Suskunluğum

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

728

Okunma

Eylülde Biter Suskunluğum



Bir masal devinden masum bir dilektir seni sevmek,
Seni sevdikçe, seni yazdıkça kalemim sonsuzdur hep.
Görkemli bir bahçe, uzak bir ülkedir belki de yüreğin,
Gözlerin, saçların, ellerin, dudakların ve Eylül’dür sözlerin…

Aylardan Eylül. Ve ben sana suskunluğumun kapılarını açıyorum gül goncası. Çünkü, aylardan Eylül ve bitti benim suskunluğum. Elimdeki çiçekler hep gül, bahçem gül, yüreğim gül ve şimdi Aylardan Eylül.
Açtım kapımı ardına kadar, yüreğim mavi, ellerim yıldız ve saçlarım aya tutkulu. Bakışlarım mağrur yüreğin gibi. Gözlerin hüzünlü şarkıları çağırıyor, ellerin soğuk Eylül geceleri gibi, anıların kayıyor arada bir yıldız gibi.
Ve şimdi hüzün vakti gül dudaklım. Zehir zemberek sözler yoktur yıldız tepesinde. Burada sevda, burada aşk ve ihtiras yaşanır alabildiğine. Binlerce resim, binlerce gözyaşı ve bir o kadar da hüzün ihtilali gerçekleşir burada. Dudakların kilitleri kırılır, gözlerin mili akar, yüreklerin rotası hep sevişmeye çıkar.
Sevdalarımdan öğrendiğim ne varsa anlattım bir bir sana. Bir ağaca tırmanıp içimdeki coşkuyu anlattım. Coşkuyla konuşmam bundandır, bundandır bulutları kızdırması sevdalarımın. Seni sevdikçe ben, bir masal kahramanı farz ederim kendimi. Az giderim-uz giderim dere tepe sana gelirim. Bu kafesini zorlayan ozan yüreğimi ayaklarının dibine atar, yalnız senin ülkende kalmak isterim.
Yürekleri yangınlara dalan, üşüyen bir parmaktır sevdalarım. Sımsıcak merhabalar dökülür dilimden. Yüzüm asıktır, yüreğim çocuktur ve ben her çiçeğe dikenimle sevdalanırım. Yüzümdeki ışıklar geceyi aydınlatır, bir yıldız denizinde aşk’a yelken açarım. Ondandır yıldızlara sevdalandığım, ondandır gezegenlerden sözcük topladığım. Bazen uzun süren bir fırtına sonrası ölümü düşlerim, sonra toprak olur, yine ülkeme dönerim.
Bataklıklardan çıkardığım tüm umutları sevinç sayarım. Gülüşlerini, öpüşlerini, kokunu ve sarılışlarını anımsayarak gizlice dudaklarına değerim. Ansızın başlar dünyayla ilintisizliğim. Ben gökyüzü olurum, yıldız olurum, rüzgar ve güneş olurum, seni bulurum. Düşlerindeki göllere dalarım, sofranda bir peri olurum, saçlarına değer, saman yolunu bulurum. Sen ki ey acıların, sevinçlerin, gizemin kraliçesi, ben seni görmeden de, bilmeden de, dokunmadan da sevdalın olurum.
Duvar gibi örülürken içimde bekleyişler, bembeyaz bir gül demeti büyür bahçemde. Belki sesini duyarım uzak ülkelerden. Belki gittikçe ağırlaşan bir sis olursun ülkeme yol alan. İçimde artar aşkının ağırlığı ve kilitlenir zaman, donuklaşır gülüşlerin, öfkem olursun, mavi denizlerimde yüzemez balıkların, belki de boğulurum upuzun çöllerinde.
Sen ki, bir avuç su olursun yüzüme çarptığım. Her şafakta seninle uyanırım, güneşinin ışıltılarından görkemli bir sofraya otururum. Eylül olur bağdaş kurarım sevdana. Bir türkü olurum, dağlara yürürüm, ormanlarında bir çam kozalağı gibi ayaklarının dibine düşerim.
Anlayacağın gül dudaklım bu rengarenk elmalar yetişen yaşam bahçesinde içimizdeki ışık seliyle birbirimizi arayışımız hiç bitmez. Çiçeklere açmayı, kirazlara olgunlaşmayı, elmalara renk vermeyi ve dağlardaki isimsiz çiçeklere isim koymayı biz öğrettik. Bu güleç yüzlü dünyanın, bu lekesiz yüreklerin rotası hep bizdedir.
Sevda uğruna yıkıp, yakıp içimdeki tüm kentleri sana yürüyüşüm de bundandır. Yosun gözlerin yerle bir etse de içimdeki tüm çadırları, bir yankı olur bulurum seni. Baktıkça hiçbir yeri göstermeyen haritalar, rotasız ilerleyen gemiler gibidir yaşam. Bu yıldız denizlerinde dünyayı seyre dalmışken, gizemiyle sönmüş birçok gezegenin tam orta yerinde evrenin yüce ruhunu arıyorum seni sevdikçe. Ölüm uzunca esen bir fırtına sonrasıdır belki. Belki de Ramses’in gözleridir. Ölesiye sevmeden, sevdayla yaşamadan ölmek onu bile kızdırır. Tüm gövdeni yıldızlarıma çevirdiğinde tanrıların altın oklarını bekle. Gül ve ipekten yüreğinle, Eylülde gir şu masalsı düşlerime…

Selahattin Yetgin

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Eylülde biter suskunluğum Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Eylülde biter suskunluğum yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Eylülde Biter Suskunluğum yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
li
literature, @literature
16.9.2007 10:18:48
gerçekten çok güzel ve bu hikayede kendini bulmak çok da zor olmamalı elinize sağlık
tebessüm rüya
tebessüm rüya, @tebessumruya
15.9.2007 14:19:58
masalsı bi anlatımınz var, kutlarım :)
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL