Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Ahmet Sandal
Ahmet Sandal

FİLİSTİN BİR SINAV KAĞIDI HERKULUN ÖNÜNDE

Yorum

FİLİSTİN BİR SINAV KAĞIDI HERKULUN ÖNÜNDE

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1276

Okunma

FİLİSTİN BİR SINAV KAĞIDI HERKULUN ÖNÜNDE

FİLİSTİN BİR SINAV KAĞIDI HERKULUN ÖNÜNDE

FİLİSTİN BİR SINAV KAĞIDI HERKULUN ÖNÜNDE

06.06.2010 günü, Sıhhiye Meydanındaydık, Filistin’e destek mitinginde. Ankara’da aynı anda ender görülen yağmurlu, dolulu, gök gürlemeli bir hava vardı. Miting saat 16.00’da başladı. Mitingden yaklaşık iki saat kadar önce, gökten neredeyse yumruk büyüklüğünde iri iri dolu yağdı. Öyle ki, üzerine düştüğü ağaçların dallarını bile kırıyordu. Dolu yağışı bitince, miting meydanına gitmek üzere evden çıktım. Yol boyunca rastladığım arabaların kaportalarının bile yamulduğunu gördüm. Hafif yağış altında miting meydanına gittim. Miting başlamadan iki saat kadar önce gökten yağan o yumruk büyüklüğündeki dolular Allah’ın nelere kadir olduğunun çok açık bir nişanesiydi. O dolular, kim bilir belki bir gün, başka bir sert cisim olarak Allah’ın izniyle, İsrail’deki gaddar, zalim, acımasız Siyonistlerin başına da yağabilir. “Doluyu taş gibi yağdıran, taşı da dolu gibi elbet yağdırır. Amenna.” İsrail’i telin mitinginden önce gökten yumruk yumruk dolu yağması elbette bir işarettir. Allah’ın izniyle, gökler bile hırslanıyordu İsrail’e. Bu besbelli.

Miting başladı, dolu yağışı durmuştu. Ancak, yağmur daha da hızlandı. Sıhhiye Meydanını dolduran onbinlerce mü’min, yağan bu yoğun yağmura aldırmadan “katil İsrail Filistin’den defol” diye bağırdık. Hiç birimizi yağmurdan, yağıştan şikayetçi değildik. Genç yaşlı hepimiz, tek yürek yoğun bir duygu atmosferi içinde, İsrail’i telin ettik. “Sağnak sağnak yağan o yağmur altında, hiçbirimiz ıslanmadık. Islanmadık da, adeta ısmarlandık Filistin’e.” O yağmur altında nice yaşlılar gördüm ki, başlarının üstünde ne şemsiye, ne de bir bere vardı. Her tarafları su içindeydi, fakat zerre kadar bir yılgınlık yoktu hiç birinde. Ne yılgınlık ne de gevşeme vardı. Yağmur onları, demire su verilmesi gibi çelikleştiriyordu. O mitingde yaşlılarla birlikte omuz omuza, dipdiri ruhlara sahip binlerce genç gördüm. Yaşları onaltı-onyedi ile yirmi-yirmibeş arası nice genç gördüm ki, Filistin’deki Müslümanların acılarını kendi acıları bellemişlerdi.

O mitingde bir de şunu gördüm. Kalabalığı dolduranlar yüzde doksan gibi büyük bir oranda, ya yoksul ya da orta düzeyde geliri olan insanlardan oluşuyordu. Ülkenin dört bir yanından gelen sendikalı memurları getiren otobüsler Sıhhiye Meydanına giden yolun sağına park etmiş vaziyetteydi. Ankara içerisinden mitinge katılanlar da ya dolmuştan, ya da belediye otobüsünden inerek miting meydanına koşuyordu. Bu duruma göre, miting meydanını dolduranlar büyük ekseriyette sendikaya kayıtlı işçi, memur ve orta düzeydeki esnaflar ile bunların aile fertlerinden oluşuyordu. Kısacası miting meydanında Garibanlar toplanmışlardı. Bu Gariban Müslümanlar arasında şöyle dua ettim: Rabbim (cc) beni bu Gariban Müslümanlarla birlikte haşret. Kıyafetleri sade, yüzleri nurlu, alınları açık, zihinleri şuurlu bu Müslümanlarla birlikte haşrolmaktan daha büyük bir bahtiyarlık olur mu!

O mitingde bu şekildeki gözlemlerimle birlikte, aklıma hep Şair Cahit Zarifoğlu’nun bir şiirindeki şu mısralar geldi: “Filistin bir sınav kağıdı. Her mü’min kulun önünde.” Rahmetli Cahit Zarifoğlu sanırım 1980’li yıllarda yazdığı Soru İşaretlerinden Biri başlıklı şiirinde, “Zulümdür dinlenen başlarsa eğilmiş, Gömleğin üzerine kadar çıkmış kalbteki kara leke, Dikilsen dağların ötesini tutar elin, Bir iki tank çer çöp olmuş gözüne perde, Petrol ya da banker sellerinde boğuluyorsun” diyerek Mü’minlere seslenir. Şiirin devamında; “Başını eğmiş zalimleri dinlersin, Dersin ’lokmam ellerinde’, Filistin bir sınav kağıdı
Her mü’min kulun önünde” diyerek Mü’minlere seslenişini sürdürür. Mitingde Şaire hak verdim. Mü’min kullar olarak, “lokma derdinden başka büyük dert tanımaz olduk nerdeyse” diye düşündüm. Fakat, bu düşüncelerle birlikte şu hususu da düşünmeden edemedim. Bu şiirin yazıldığı yıllarda Filistin Sorunu bir sınav kâğıdı olarak Müslümanların önünde duruyordu. Halen de duruyor. “Fakat artık bu sorun büyüdü ve konu sırf Müslüman Kulların sorunu değil, her kulun sorunu” diye düşünmeye başladım.

Gerçekten de, Filistin Sorunu artık tüm Kulların önünde bir sınav kâğıdıdır. “Çünkü, azgın İsrail Yönetimi Filistin’deki insanlık dışı uygulamalarıyla tüm Dünyaya meydan okuyor.” İsrail’deki azgın yöneticiler bu meydan okuma ile insanların bilinçaltına şu hususu yerleştiriyorlar: “İsrail’e karşı tavır alanlar Araplar ve Türkler gibi bir akıbetle karşılaşırlar.. Bakın Araplar 1948’den beri karşı koydular, şehirlerini yıllardan beridir bombaladık çoluk çocuk demedik öldürdük. Türkler son zamanlarda tavır koymaya başladı. Gemilerini bastık, sivil ve silahsız oldukları hâlde göz kırpmadan öldürdük. İsrail’in devamı için gerekirse Dünyayı yakarız.”

İşte konunun en can alıcı noktası bu: Altı yedi milyonluk yapay bir Devlet için; İsrail’li azgın Siyonistler Dünyayı yakmayı bile göze almış durumdalar. Verilen mesaj açıkçası budur.

Öyleyse, bir tarafta altı-yedi milyonluk bir nüfusun şımarıklığı, azgınlığı, diğer tarafta ise altı-yedi milyar insanın güvenliği sözkonusudur. Dünyada yaşayan milyarlarca insaflı insan bu ayrımı iyi görerek; Dünyanın başına musallat olan bu yapay, bu köksüz devlete destek olmamalıdır. Bu sorun yalnızca Müslümanların sorunu değil, her Dinden insanın, hatta Dinli-Dinsiz tüm insanlığın sorunudur. Bu durumda, artık zaman, Merhum Şair Zarifoğlu gibi “Filistin bir sınav kağıdı. Her mü’min kulun önünde” demek zamanı değildir. Zaman, “Filistin bir sınav kağıdı. Her kulun önünde” demek zamanıdır. Vesselam.

Ahmet SANDAL


Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Filistin bir sınav kağıdı herkulun önünde Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Filistin bir sınav kağıdı herkulun önünde yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
FİLİSTİN BİR SINAV KAĞIDI HERKULUN ÖNÜNDE yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
ta
tankisi, @tankisi
7.6.2010 19:38:40
Ahmet hocam merhaba,
Yazının özetini facebook'ta okudum. Ona, aşağıdaki şu yorumu yapmıştım. Şimdi de yazının tamamına baktım; aşağı yukarı tümü için aynı yorum geçerli.
"Hepsi iyi, güzel de bu Mısır, Refah sınır kapısı ve diğer Arap devletleri sınav kağıdının neresindeler???
Bölgedeki siyasi çekişmelere -Arap siyasi grupları arasındaki- neden taraf olma ihtiyacı duyuyoruz?
Daha da önemlisi, niçin her Müslüman'a bu kadar hassas değiliz? Ölçütümüz nedir? Bazıları daha mı Müslüman? Daha dün, yanıbaşımızda çoluk çocuk demeden insanlar kimyasal gazlarla öldürülürken, bakanlarımız bunu bir egemenlik sorunu görüp, açık açık destek veriyorlardı. Şu çifte standarda bakın. Ne yaman çelişki..."
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL