Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
ecedemet
ecedemet

ISLAK YASTIKLAR...

Yorum

ISLAK YASTIKLAR...

19

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

2507

Okunma

Okuduğunuz yazı 24.5.2010 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
ISLAK YASTIKLAR...

ISLAK YASTIKLAR...

Yetimhâne’nin soğuk ranzalarında başladı benim sıcak umutlarım.Henüz beş yaşındaydım o kocaman demir kapıdan içeri girdiğimde.Gözlüklü ve göbekli bir adam tutmuştu ilk kez elimden.Gözlerimde yaşlar vardı.Dudaklarım büzük ellerim ise buz kesmişti.Dizlerim titriyordu..Sanki o an dünya karşıma dikilmiş kızgın bakışlarıyla beni azarlıyor gibiydi.Oysa azarlanması gereken,kızılması gereken ben değildim.Beni buraya bırakan zalim insanlara olmalıydı bu sitemi,hiddeti..Çünkü onlardı beni onüç yıl sözde yuva dedikleri bu sevgi hapishânesinin içine bırakanlar.Yeşil umutlarıma siyah duvarlar ören o insanlar..

O gece sabaha kadar uyuyamadım.Yorganı kafama çekip sessiz sessiz hıçkırdım sadece.Odada altı tane ranza vardı.Yanlızca bir tanesi boştu.Canım sıkıldıkça o boş ranzaya oturur küçücük ellerimle okşar ve ne zaman dolacağını merak eder dururdum.Bir yandan da duâlar ederdim içimden hep; Ne olur Allâh’ım bu yatak boş kalsın derdim kendi kendime.Her sabah uyandığımda ilk işim soğuk ellerimin sıcak avuçlarıyla yastıkları kontrol etmek olurdu.Usulca ama her defasında korkarak dokunurdum o ıslak yastıklara.Her dokunuşumda soğuk bir çağlayan öperdi sanki avuçlarımı tıpkı şevkatli bir anne sıcaklığıyla.Bense bu duruma öylesine sevinirdim ki,demek ki yalnız değilim...yalnız değilim diyerek gülümserdim.Ne garip ! Sonra da bütün yastıkları ters çevirirdim,kendimce bir şeyleri gizlerdim gecenin acımasız nemli karanlığından ışıldayan yeni bir günün meraklı bakışlarına.Yalnız sahibini bekleyen o yastık kuru kalırdı.Ama ben onu da ters çevirirdim...Çocukluk işte...


Birgün odamda yine yalnız başınaydım.Buğulu camlara parmağımla bir şeyler çiziyor kendimce masum hayaller kuruyordum.Önce bir kadın yanına da bir erkek resmi çizdim.Ortasına ne çizebilirim diye düşünürken tam o sırada gri kapı gıcırdayarak açıldı.Birden irkildim,dönüp arkama baktım.İçeriye zayıf soluk benizli iri mavi gözlü bir çocuk girdi,arkasından da gözlüklü şişman müdür.Elinden tutup boş yatağın yanına getirdi,aynı bana yaptığı gibi yanağını hüzünle okşadı ve kapıya yöneldi ve arkasına bakmadan yürüdü,uzaklaştı.İlk bakışta duygusuz,taş kalpli gibi görülen bu cüsseli adamın aslında benden ve benim gibilerinden hiç bir farkı yoktu çünkü onun da yastığı ıslaktı.Üstelik onu bahçede hep ağlarken görüyordum meğer oda bizdenmiş çok sonra öğrendim.Ve neden koyu renk gözlük taktığını ancak seneler sonra çözebildim.Ağladığı zamanlar kızaran şişmiş hüzünlü gözlerini kimse görsün istemiyordu çünkü o bize örnek olmalıydı ve karşımıza bir cesaret abidesi gibi durmalıydı..

Şişman müdür gittikten sonra odada yalnız kalmıştık.O ise başını öne eğmiş parmağı ile mavi kazağının yırtıklarıyla oynuyordu.Yanına gittim beni umursamadı bile,yatağa yüzükoyun uzandı ve hıçkırarak ağlamaya başladı.O ağlıyor bense bekliyordum.Sonunda yorulmuştu artık hıçkırmıyordu.Tüm cesaretimi toplayıp yanına oturdum,ellerimi saçlarına dokundurup kıvırcık sarı saçlarını okşamaya başlamıştım ki birden ok gibi fırlayıp sıvaları dökük duvarın dibine çöküverdi.Ve bana bakmaya başladı.Uzun bir süre bakıştık sonra elini cebine soktu bir resim çıkardı.Anladım ki onların resmiydi.Onların diyorum çünkü bu koğuşlarda bazı kelimelerin telafuzu yasaklanmıştı.Özellikle de o iki kelime.Resmi bana uzattı,iri mavi gözlerinde sevgiden çok nefret okunuyordu.’Ne yapayım bunu’ diye sordu..Resmi elinden aldım,hiç bakmadan avuçlarımın içine yerleştirdim ve ellerim kanayıncaya kadar buruşturdum ve kapının yanında duran kenarı kırık çöp kutusunun içine bıraktım.Sonra da elinden tutup buğulu camın önüne getirdim.Cama çizdiğim şekillere takıldı gözleri..’Bunlar kim? yoksa senin.....’
Gerisini söyleyemedi çünkü elimle ağzını kapamıştım.Çocukça bir lisan ile anlatmaya başladım.’Bak bu kız ben,bu çocukta sensin’dedim..’Peki,ortasını niye boş bıraktın’ diye sordu ve küçüçük parmağıyla o boşluğa bir kalp resmi çizdi.Birbirimize bakıp gülümsemeye başladık.

Onunla arkadaşlığımız gün geçtikçe daha da güçleniyordu.Hemen hemen her yerde beraberdik.Her sabah yastıkları beraber ters çeviriyor beraber ağlıyor ve yine beraber gülüyorduk.Ben onamavi çocuk o ise bana pembe kız diyordu.Birkaç yıl sonra odalarımız ayrılmıştı ama yüreklerimiz birdi.Yine beraber oynuyor beraber dolaşıyor ve beraber yemek yiyorduk.Yastıklarımız ve odalarımız ayrı olmasına rağmen biz düşlerimizde yine beraber uyuyorduk..Onüç yıl süren bu bu maceranın sonunda mavi çocukla pembe kız yani ben evlenmeye karar vermiştik.Birbirimizi o kadar çok seviyorduk ki bu duyguyu bu mukaddes aşkı kelimelere dökmek mümkün değilki nasıl anlatabilirim bilemiyorum..Buraya ilk geldiğimde pembe bir elbise vardı üzerimde onun ise mavi bir kazak.Çıkarken ise benim üstümde beyaz gelinlik onun ise siyah damatlık.Bir mayıs sabahı girdiğim o kocaman soğuk demir kapıdan artık avuçlarımda sıcak umutlarla çıkıyordum.İyi ki geldin mavi çocuk, iyi ki vardın pembe kız.. Şimdi çok mutluyuz ve beş yaşında bir çocuğumuz var adını beyaz kız yani ""Gül’ koyduk.İstedik ki o hep gülsün hiç ağlamasın onun da yastığı bizimki gibi ıslanmasın...

İnsan ne kadar yaşlansa da eski huylarından vazgeçemiyor.Mesela biz hâla her sabah avuçlarımızla evde bulunan bütün yastıkları okşuyor sonra da ters çeviriyoruz.Yanlızca Beyaz kızın yani Gül’ün odasındakiler hariç.Çünkü onlar hep kuru ve hep kuru kalması için de elimizden gelen herşeyi yapıyoruz.Mavi çocuk ile Pembe kız’ın yastıkları arasıra ıslansada ,Beyaz kız’ın yastığı hep kuru kalacak.Tek dileğimiz ise;Dünyadaki bütün yastıkların hiç ıslanmaması hep kuru kalması...

Ne olur artık yastıklar ıslanmasın,yastıklar ıslanmasın..Islanmasın..Zira yastıklar bir kere ıslanmaya başladımı bir daha kurumuyor asla.
’Hoş geldin mavi çocuk..İyi ki sen vardın pembe kız ve iyiki doğdun beyaz kız...Gökten üç tane gül düştü ve o buğulu cama çizilen o kalbin içine gizlendi.Belki Mavi çocukla Pembe kız gün gelecek bu dünyadan göçüp gidecekler ama o YETİMHÂNE’nin camları hep buğulu kalacak ve üzerine umut rengi buğusuna kalpler çizecek minik parmaklar uzanacak..

Şimdi......O günlerden bana kalan tek hatıra ise sadece ve sadece ıslak yastıklar,ıslak yastıklar..Kuruduğunu sandığım yastıklar hâla ıslak...


ecedemet.....

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Islak yastıklar... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Islak yastıklar... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ISLAK YASTIKLAR... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
handan akbaş
handan akbaş, @handanakbas
7.6.2010 12:56:26
Değerli kardeşim, ağır bir bronşit geçiriyordum yazınızın gününde, okuyamamıştım.Öncelikle güne geldiği için tebrik ediyorum.Duyarlı yüreğinize karşılık, Rabbim karşınıza kıymetinizi bilecek mavi çocuğu çıkarmış.Mutluluğunuz yuvanızda daim olsun, yastıklarınız artık hiç ıslanmasın, saygılarımla.
deniz_tayanç1
deniz_tayanç1, @deniz-tayanc1
25.5.2010 21:56:35
Pembe Robinson, valla aklıma bu söz geldi, o kadar akıcı ki anlatım.
DemAN
DemAN, @deman
25.5.2010 20:41:52
Okudum ve ağlamamak için kendimi zor tutum, o duyguları ben de en az sizin kadar bilirim ve benimde ıslak yastıklarım olmuştu. Yalnız benimki ben yedi yaşında bizim köyde okul yoktu diye anamın bağrında koparılıp yaşadığım yerden çok uzak başka bir yere yatılı gitmiştim ve yaz tatilinde döndüğümde anacığımı bulamamış ve üç ay yaz tatilinde "annen misafirliğe gitmiş" diye bana annemin öldüğünü saklamışlardı ve ben o günden beri anacığımı göremeden yaşadım...

İşte hayat bazen ama benim için her zaman istediğim gibi olmadı/olmuyor. Üzüntü dolu hayatın sonunda mutluluğu yakalamanız beni sevindirdi ve harikaydi yazınız,

Güne düşmüş eserinizi de tebrik ediyorum

Selam ve saygılarımla
Sevi-esin
Sevi-esin, @sevi-esin
25.5.2010 20:28:00
beğeniyle okudum büyük haz aldım kutlarım şairemi ve güzel içerikli yazıyı saygımla...
lidya
lidya, @lidya
25.5.2010 18:42:06
günün yazısını ve yazarını kutlarım. dokunaklı bir öykü. ellerinize sağlık...
feray soydan
feray soydan, @feraysoydan
25.5.2010 16:50:39
çok güzel...bir o kadar da duygu yüklü...okurken düşündürücü...düşünürken üzücü...ama kutlarım sizi, yıkılmadan o günleri atlatıp güzel sonu bulmuşsunuz..hayat da öyle inişler, çıkışlar hep olacak..bazen hayatın başlangıcında, bazen sonunda.."herkese bir iyilik, bir kötülük..ama her kimki, kötülüklerde isyan ederse onun kötülükleri devam edecektir" ..bu söz beni çok etkilemişti..isyan etmeden, sabırla atlatmayı bilmek de ayrı bir hüner istiyor..
tebrikler...sevgilerimle..
lazuşağı
lazuşağı, @lazusagi61
25.5.2010 16:36:55


İstiklal marşımız ile Ezani şerif okunduğunda benim tüylerim her zaman diken diken olur her nerde olursam olayım hastahanede pastahanede hiç fark etmez tevizyondanda duysam tüylerimin dikenleşmesine mani olamam.

Bu öyküyüde okuyunca tüylerim diken diken oldu desem inanın sayın yazar.
Çok acıklıydı yetimhanelerde yetişipte sizler gibi oradan ayrılmak herkese nasip olmaz herkes bunu beceremez

Allah mutluluğunuzu artırsın bebenizle beraber bir yastıkta kocayın....
Yastığınız ıslanmasın

..............saygımla
huzur72
huzur72, @huzur72
25.5.2010 11:44:10
tebrikler ece hanım. gerçekten de çok enfes bir yazıydı. tekrar tekrar tebrik ediyorum. akıcı, sürükleyici, günün yazısı olmaya fazlasıyla layık bir yazı.
ecedemet
ecedemet, @ecedemet
25.5.2010 01:58:26
ÖNCELİKLE YAZIMI GÜNE DÜŞÜREN DEĞERLİ YÖNETİCİLERİME SONSUZ SEVGİ SELAM VE SAYGILARIMI SUNARIM...
KENDİLERİNE ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM...

VE SİZ DEĞERLİ DOSTLARIM..
YÜREK SAYFAMA HOŞ GELDİNİZ..
YORUMLARINIZ İÇİN HEPİNİZE AYRI AYRI TEŞEKKÜRLERİMİ SUNARIM...
HEPİNİZE SONSUZ SELAM SEVGİ VE SAYGILAR..
RABBİM HER ZAMAN MUTLULUK SAĞLIK VE BAŞARILAR NASİP ETSİN..
ALLÂH'A EMANET OLUNUZ...

KALEMLERİNİZ VE YÜREKLERİNİZ DAİM OLSUN...
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER, @ayselaksumer
25.5.2010 00:38:50
Güne düşen anlamlı ve güzel yazınızı tebrik ediyorum. Saygı ve selamlarımla...
Mehtap ALTAN
Mehtap ALTAN, @mehtapaltan
25.5.2010 00:10:03
vefa yaşamın özüne değen en erdemli renktir...

güne gelen çalışmayı kutladım...
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
24.5.2010 17:23:56
10 puan verdi
bizim çocuklarımız hem içim acır doğururlar ve atarlar yetim hanelere ,almaz benim mantığım neden terk edilir bir çocuk acaba ,terk ediliyorsa neden dünyaya getirilir ,bu cahillik midir dünyaya getirken yapılanı biliyorlarda bakmayı neden bilmiyorlar ,ben bu konuda çok insaflı düşünemiyeceğim,bakamayn yapmasın çocuk ,adam çocuklarını yetim haneye bırakır kadından boşanmıştır ya kım bakacak der ,sonra gidip bir daha evlenir ve bir daha çocuk yapar ,böyle bir mantıık olabilir mi yetim hanede çocukları varken başka çocuk yapma lüksüne sahip midir ,cahillik bunun neresindedir bal gibi epesizlik ve fütürsuzluktur bu ,bu konuda acımasızım ailelere hiçbir yanım afedici olamıyor.Bu arada yazının arka fonunu beya yapsanız diyorum yani güzel bir yazı okunmasıda kolay olsun diyorum
su_misali(Gülhun Ertilav)
su_misali(Gülhun Ertilav), @su-misali-gulhunertilav-
24.5.2010 12:30:40
10 puan verdi

okumaya devam ettikçe
umarım kurgudur dedim
sonra bu yazı kurgu olsa ne fark eder ki
binlerce yetimhane, binlerce yastık ıslanmıyormu diye düşündüm

akıcı bir anlatım
güzel kaleme alınmış bir yazı

kutlarım yazarı

saygılarımla


şiiryürek
şiiryürek, @siiryurek
24.5.2010 12:00:27
10 puan verdi
canım dostum ya okurken önce ağladım sonra sevindim
ne kadar güzel öyküydü
yalnız sonuna kafam takıldı
sonunda bir soru işareti var sanki
neyse sen bana anlatırsın sonunu
öptüm seni

sevgilerimle canım arkadaşım
allaha emanet ol..
Toynak
Toynak, @toynak
24.5.2010 10:52:25
10 puan verdi
bu öyküyü herkes okumalı diye düşünüyorum..
duygusal boyutu bir tarafa
nereden geldiğini ve geldiği yeri hiç bir zaman unutmayan bir vefa duygusu var öyküde
yetimhaneleri ben hapisanelere benzetirim nedense..
üçlü ranzaları
karavanası
ve özgürlüğün hiç olmaması gibi...
osekiz yaşında ctanıştığım o ranzaların hayatım boyunca rüyalarıma gireceğini bilmez tabi..
victor hugo'nun bir sözü geldi aklıma."hakaret görmüş manene ezilmiş kimseler arkalarına pek bakmazlar"
güzel bir öyküydü..inşallah güne gelirde daha çok insan okur..sevigler saygılar
N. B. Ç.
N. B. Ç., @n-b-c-
24.5.2010 09:51:36
Yazının içeriği için ne denebilir ki!
Hüzün ve sonrasında yaşattığı mutluluk. Diğer yazılarınızdan daha farklı ve duygu yoğunluğu çok daha fazla gibi geldi.
Beğenerek okudum.

Sevgi ve Saygılarımla...
Mehtap Yıldız
Mehtap Yıldız, @mehtaphumeyraguldalli
24.5.2010 09:17:02
yazıyı okurken böyle bir son eklimeiyordum taki buğulu cama resim çizene kadar...

ne güzel yapmışsınız mavi ve pembe çocuk ve ne çok şükürki yaradan daha minicik ellerinizde tomurcukken Aşkı tanıtmış sizlere...

birde gül armağan edilmiş üstüne hediye olsun diye.....kutladım can...sevgimle ve tabi illaki duamla...duada unutma...
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
24.5.2010 07:48:40
çok çok güzeldi evet diliyelim ıslanmasın yastıklar ama ne yazıkki
o kadar çok ki dolu yetim haneler sanırım

saygılarımla
Üzümbugusu
Üzümbugusu, @uzumbugusu
24.5.2010 01:48:29
Kutlarım..
Önce yazınızı kutlarım, sonra gücünüzü
Yine kutlarım .Bu kez mutluluğunuzu.....
Hep derim, hayat çoğumuza altın tepsi içerisinde sunmuyor maalesef yaşanacakları..
Bazılarımız güçlü maneviyatımızla kuru bir çalıyı koca bir ağaç yapar, bazılarımız hırsınla koca bir çınarı kurutur..
Maneviyat yüreklerinde sırtlarında bir yamalı hırka ve bir lokma aş ile mutlu olanlar ihlâs sahibi olanlar , en büyük hazinenin sahibidirler ve huzurun lezzetini bir ömür tadanlardır.
Yazınızı okuduğumda içimden sizi ayakta alkışlamak geldi..İşte dedim işte bu.......
Polyannayı bilmeden polyanna olmuşsunuz..
Sonucunda elem keder çıkıcak sandım yazının lakin mutlu sonu okuyunca pek bir keyiflendim..
Şimdi sizin o günlerden kalan iki güzellik var elinizde.Onlar için de siz en büyük değersinz..
Artık ıslak yastıkları değil kuru yastığınızda bir gül goncası büyüteceksiniz..
Geçmiş adı üstünde geçmiş.Her yastığa baktığınızda ıslak yastıkların hikayesini değil o ıslak yastıkların size armagan ettiği
güzelliği anmalısınz sık sık ...Derim ben nacizane

Mutluluğunuz daim olsun..
ALLAH YÂR ve Yardımcınız olsun.Adınız gibi mücadeleniz olsun Asena.)

Sevgi ve saygılarımla,_____
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL