Saime henüz 12 yaşındaydı .annesi onu dünyaya getirirken ölmüş, annesini hiç tanıyamamış, Babası ise henüz vefat etmişti. zavallı babasına yıldırım çarpmıştı. Saime bu acıyla amcasına sığındı ne de olsa baba yarısıydı amca, zaten yapabilecek başka bir seçeneği yoktu. bu öksüze kucak açacak amcası dışında kimse yoktu. amcası kucak açtı Saime’ye ama başka bir kucak sayısı belli olmayan koyunlar karşılığı 70 kaşında bir adamın kucağı..
Saime çaresiz gitti.. ve bir kaç yıl sonrada çocuğu oldu önce oğlu ardından da çok geçmeden bir kızı oldu küçük annenin..
saimenin kocası evliliklerinden 4 yıl sonra öldü. yine döndü amcasının evine
sığınacağı başka yer yoktu çünkü . oralarda sığınmak için ya dağlara kaçarsınız ya da amca denilen aslında çok yabancı olan yaban ellere..
amcasının mal varlığı az gelmiş olacak ki Saime’yi tekrar evlendirmek istedi. tabi bu iki çocuğuyla olabilecek bir durum değildi. çocukları Saime’nin feryatları arasında kopardı analarından ve çocuk esirgeme kurumuna verdi. ve batıya, medeniyete! Bursa’ya pazarlamaya getirdi. gençti Saime , güzeldi ama duldu işte. ve çok ageçmeden bir alıcısı çıktı. karısı kendini asmış olan bir bey aldı Saime’yi. Saime2de ne nüfus cüzdanı var , ne başka birşey zavallı kim olduğunu bile başkalarının kararıyla öğrenmiş. ne yapacağını hep söylemişler ona. Bursalı bey efendi! de bu durumdan gayet hoşnut resmi nikah yapmadan almış Saime’yi(geri gönderebilmek için). adamın çocuklarına analık yapmış yıllarca , büyütmüş , bakmış. kendi çocuğu olsun çok istemiş fakat ne zaman hamile kalsa kocası döverek düşürtmüş bebekleri. bu sırada bir böbreğini ve bir gözünü kaybetmiş Saime . şuan kırkiki yaşnda ama 65 yaşında gibi çökmüş. geçen sene kocası geri yollamış bunu . nikah olmadığı için göndermek kolay tabi. dokuz ay sonra tekrar Burs’ya dönmüş zavallım. ne yapsın. geçen ayağını yakmış götürmemişler doktora . bir de ilaç vermişler yanıkla hiç alakası olmayan ilaçlar . garibim dört ay oldu hala iyileşemedi. çocuklarıyla tlefonla görüşüyor gizli gizli . yakında kimliği çıkacakmış. bunca yıl sonra. bu kada r şeyden sonra o kimliği ne yapsın Saime gerçek kimliğini hiç bulamamış ki.
anlattığım kişi ağrıdan bursaya gelmiş ve ne doğuda ne batıda medeniyet bulamamış bir VATANDAŞ. çok yakından tanıyorum kendisini.
şimdi burda kim suçlu?
dağlı, doğulu , kıro diye tabir edip kınadıkları insanlara asıl onlar yapıyor kötülüğü.
cahilliğini , saflığını kullanıyorlar o insanların. hep dışarda tutuluyor sanki başka ülkenin insanları gibiymişler gibi dinliyorlar onlarla ilgili olanları.
okumaya yazma öğrenirken eva(bu) emine diyorlar
çonkü okumaya yazma bilemdikleri için ancak 40 yaşından sonra büyük şehire gelirlerse öğreniyorlar. aynı dili konuşmayabilirler , aynı giyinmeyebilirler ama aynı düşünüyorlar ve aynı toprağın evlatları onlar. neyi paylaşamıyoruz? birbirimize gösterdikçe büyüyen SEVGİyi mi?