Baş döndürücü bir hızla gelişen küreselleşme dönemini yaşamaktayız. Bilgi iletişim ve teknolojilerindeki gelişmeler bilgi donanımı yüksek bir insanı dahi kısa zamanda zorlama noktasına getirmektedir. Dolayısıyla birey ve toplumsal bazda köklü değişimler süratle yapılmak zorunda kalınmaktadır. Sanayileşme sürecini henüz tam olarak tamamlayamayan bir ülkenin Bilgi Toplumu olabilmesi için çaba harcaması, takdir edersiniz ki hızla değişen dinamikleri kavrayarak uyum sağlaması haliyle diğer rakiplerinden daha fazla ek bir çaba göstermesi anlamına gelmektedir. Bu sebepten dolayı, beyin gücü ve katma değeri her alanda göz ardı edilmeden yararlanılacak en büyük sıçrama faktörü kabul edilmelidir.

Her ihmal edilen gün rakiplere bir artı avantaj sağlamaktadır. Artık sadece Kaliteli üretim yeterli gelmemektedir. Kaliteli üretim dahi geliştirilerek zamanla yarışmak zorundadır. Her dönem ve çağda İnsan ve onun beyin gücü göz ardı edilemez en önemli faktör olmuştur. Bilgi Toplumuna kadar beyin gücü kullanımı sınırlı kalmıştır. Yaratıcı Azınlık denen bir gurup insan, toplum ve topluluklara yön vermiştir. Küreselleşme, bilgi ve iletişim kolaylıkları toplum ve toplulukların edinimlerinden faydalanılmasına imkan tanımaktadır.