3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1304
Okunma
Zaman su gibi akıp geçiyor değil mi?..... Zamanı durdurmak imkansız. rotası asırlar öncesi belirlenmiş bir gemi gibi meçhule doğru ilerleyişini hayatı da peşinden sürükleyerek sürdürüyor.hayatsa; hızla eriyip gidiyor avuçlarımızın arasından sanki! Zamanı kıskanıyormuşçasına hayatla zamanı kovalayıp duruyor .Bu kimin kazanacağının belli olamadığı ölesiye bir yarış ki,birde bakmışız zaman hayata karışmış ve yaşlılık yakamızı çoktan yakalamış. Bedenimiz hayatın kendi için kurguladığı, buna rağmen bir türlü ulaşamadığı o çok bildik yaşlılığı, sinsice kabullenivermiş.direnmek boşunaymış üzerimizden koca bir hayat geçmiş.
Bedenimiz istemeyerekte olsa yaşlılığı giyinirken ,bütün bağrış çağrışlarımıza karşın yaşlılığı en güzel kıyafeti sanıyor olması ne kadar da garip
Aynalarda doğrucu davut: ispatlıyor bu hazin gidişatı ve sadece .. nede çabuk geçiyor yıllar !!! demek ve üzülmek kalıyor geriye…işte o vakit anlıyoruz...
Hayatın telşında yada bır sevdanın arkasından kendimizi unututuğumuzu !
Göz çukurlarım morarmış
Alnımda derin çizgiler
Yüreğimde hazın sona yaklaşmiş
Dudak büktüren hüzünler
.
Sesimdeki titremeler kulaklarıma değdiğinde
Küskün bir çocuk tutunmaya çalışıyor
Yarım bıraktığım seviçlerime
Ama nafile!!!