KIRŞEHİRLİ
ŞEMSİ YASTIMAN
Ve “ MEMLEKET HASRETİ “ ŞİİRİ



Ölmez sağ olursam bu yaz inşallah
Sılayı bir daha görmek istiyom
Çuğuna varınca ya akşam, sabah
Topraklara yüzüm sürmek istiyom

Kaman’ı, mucur’u, Çiçekdağı’nı
Kındam Dinekbağı, hem Özbağı’nı
Köylü, kentli, hastasını, sağını
Görüp bir muhabbet kurmak istiyom ( 1 )


Abdülkadir GÜLER

Yukarıdaki iki dörtlüğü Kırşehirli Halk ozanlarımızdan Şemsi YASTIMAN’ dan alıntı yaparak buraya aldım. Bugün bu köşemde saygıyla ve rahmetle anmak istedim. Aramızdan ayrılalı 16 yıl oldu. 1994 yılında Çanakkale / Lâpseki ‘de kaybettik.

Şemsi Yastıman Kırşehirli’dir. Orta Anadolu’muzun güzel kentlerinden Kırşehir deyince hemen aklıma Âşık Paşa, Ahi Evran, Hacı Bektaşi Veli, Osman Bölükbaşı, Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş, Çekiç Ali, Geycekli Halk Ozanı Âşık Hasan, Şair Cahit Obruk, Eğitimci şair-yazar Muhsin Durucan, Ali Baytok, Hatice Şahinoğlu, Deniz Şahinoğlu, şair öğrencim Muhlis Alkan, Mucur’dan Emekli Öğretmen şair Vahit Bulut ve ünlü halk ozanı Şemsi YASTIMAN gelir. Benim de bir yanım Kırşehirlidir. O’nun için ben de Kırşehirli olmakla gurur duyuyorum.

Diyarbakır Erkek İlk öğretmen Okulu’ndan mezun olunca ( 1963–1964) ilk tayın yerim Kırşehir İli, Çiçekdağı İlçesi’’ne bağlı Demirli Köyü oldu. Demirli’ de ( 1964–1966) yılları arasında iki yıl öğretmenlik yaptım. Demirlileri asla unutmadım, zaman zaman onlarla mektupla, telefonla haberleşiyorum. Bu köyde de acı ve tatlı anılarım vardır. Ayrıca Kırşehir’den evlenince zaman zaman Kırşehir’e geldim. Kayın pederim Malya Devlet Üretme Çiftliği’nde görevli olduğu için hemen hemen her yaz buralara gelip geziyordum. MALYA Devlet Üretme Çiftliği Türkiye’nin sayılı çiftliklerinden biridir…

Kırşehir’de kaldığım yıllarda Kırşehirli sanatçılarla tanışma fırsatını buldum. Neşet Ertaş’ı, Çekiç Ali’yi ve halk ozanımız Şemsi Yastıman’ı daha yakından tanıma fırsatını buldum. Ancak o yıllarda Şemsi Yastıman İstanbul’ da Beşiktaş’ta bir saz evi işyerini çalıştırıyordu. Zaman zaman mektuplaşır ve çoğu zaman da bana “bacanağım” diyordu. Vefat edene kadar dostluğumuz devam etti. Onun sazıyla söylediği “biter biter Kırşehir’in gülleri” türküsünün sözleri hala kulaklarımda çınlıyor.

Ş.YASTIMAN,1950–1968 yılları arasında radyo ve sahnelerde çalıştı. 1966 yılında Konya’da yapılan Âşıklar Bayramında “MURADIM” Destanîyle birincilik ödülü aldı. Nüktedan bir insandı. Bir sözünde: “BİLMEZ İSEN EDEBİYAT, O GAFLETTE EBEDİ YAT, bir başka sözünde ise: TÜRKÜ ANLAMAK İÇİN TÜRKÜ DİNLEMEK GEREK” diyordu.

Şemsi Yastıman 10 Temmuz 1923 yılında Kırşehir’de doğdu. Yine aynı günde10 Temmuz 1994 yılında Çanakkale / Lâpseki de vefat etti. Bana imzalı olarak armağan ettiği bir kasetinde ve ufak bir kitabında yer alan “MEMLEKET HASRETİ” adını taşıyan bir güzelim şiiri vardır. Sanatçı bu şiirini yöre ağzıyla banda almıştır, biraz sadeleştirerek sunuyorum. Bu şiirinden birkaç dörtlüğünü sizlerle burada paylaşmak istiyor ve onu vefatının 16. yılında rahmetle anmak yâd etmek istiyorum.

Hacı Bektaş, Ahi Evran Sultanı
Âşık Paşa, Kaya Şeyhi cananı
İmarette neslim Şeyh Süleyman’ı
Aşk ile bağrıma sarmak istiyom

Ahi evran Çarşıiçi Hükümet
Kubbealtı, Kayabaşı imaret
Akrabayı, eşi, dostu ziyaret
Uğrayıp hal hatır sormak istiyom

Ne büyüktür zevki yurdu görmenin
Kaç senenin hasretine ermenin
Dört bir yanda meth edilen Terme’nin
Şifalı suyuna girmek istiyom

Halam sağ olsa da sesim duysaydı
Cebime devramel, iğde koysaydı
Şunu da ye diyerek alma koysaydı
Cevizi de dişle kırmak istiyom

Bir de gitsem deyzem beni görseydi
İçi çökelikli dürüm dürseydi
Hele azıcık da sızdık verseydi
O an pirzolayı yermek istiyom
(…..)

Bir düğün olsa da bir kayın gitsek
Dokuz butlu tavuk lafını etsek
Dan pilavı gelse, yesek,tüketsek
Davullu, zurnalı dernek istiyom

Harmana denk gelsek düvene binsem
Şöyle dabaz olup kaşınsa ensem
Acık bağ bellesem, acık dinensem
Çayıra bir pala sermek istiyom

Üç arkadaş şöyle bir bahçe bulsak
Çalpıdan hatlayıp bir üzüm yolsak
Sağbısı dutsa da bir rezil olsak
O datlı günlere ermek istiyom


Seğirdip dolaşsak hep tarla tapan
Keklik tutmak için kursaydık kapan
Daş dövüşü olsa vızlasa sapan
Kafamı, gözümü yarmak istiyom

Entarimi giysem sümüğüm aksa
Koluma silerim yağlığım yoksa
Başangıdır diye mahalle bıksa
Kesekle camları kırmak istiyom

Cesurluğum tutsa şöyle kasılsam
Yaylıların arkasına asılsam
Kamçıyı yiyince yere yassılsam
Yollarda ağlayıp durmak istiyom

Görür mola bu fakirin gözleri
Delice çayını, berrak özleri
Kısık kaya serinletir bizleri
Neyleyim denizi ırmak istiyom

Kim sorarsa yazdın bunların iye?
Gelecek nesile kalsın hediye
Kırşehir’de doğdum Türkmenim diye
Her yerde gögsümü germek istiyom

Ey Şemsi YASTIMAN ümitli kulsun
Kısmet ise gayen yerini bulsun
Hemşeriler buna vasıta olsun
Kırşehir’e selam vermek istiyom ( 2 )

Kırşehirli Halk Ozanı
Şemsi YASTIMAN

Kaynak:
1- Kırşehir ve Yöresi Ağızları, Yard. Doç. Dr. Ahmet GÜNŞEN
Türk Dil Kurumu Yayınları. Ankara 2000.s. 216–220.
2- Kırşehir Halk Ozanları, Haz. H.Vahit BULUT,
Filiz Yayınları Kırşehir 1983.s.163–168.
( Şiirinin tamamı 24 kıta’dan ibarettir )