Zihin

teorikte bilmek zorunda olduğumuz yada bildiğimizi sandığımız şeyler aslında bilgi dağarcığımızın kimi alıntılardan yada yaşanmışlıklardan bize kalan ayrıştırmalarımızdır.
biliç yada görüş tarzı anlatımın içerik olarak konuya onikiden vurulması olarakta algılanabilir.
sabit bir görüşün zaman içerisinde mutlaka değişip koşullara uyum sağlaması gerektiği bilinir.
yine stotukocu bir yapı yaşanmışlıklarda atlama taşlarını kavrayabilme yeteneğini somut refleksle yenebilir.
teorik yaklaşımları bilim redederken bu görüş zaman içerisinde değişik bilim çevrelerincede çürütüldüğü görülmüştür.
yani bir bakıma zihinsel gelişim ve başarı oranları fiziksel dayanaklar açısından sabit olunamadığı hallerde gerçekçilik arzetmesi oldukça zordur.
tabi kimi materyalist yaklaşımlar aslında bir tokat reaksiyonuna sebep olduğundan bilim insanları bu yöntemi pek kullanmazlar.
peki her iki tarafında ruhsal ve fiziki problemleri olduğu düşünüldüğünde detay fiziki kavramı nasıl uygulamaya sokmak gerekir?
işte doktrinlerin felsefik yaklaşımları bize burada kaynak oluşturabilir.
görüş tarzı anlatım dedikya işte felsefenin bu açılımı anlamı içinde barındırır!
bir konuyu mantıkla ilişkilendirip yorum geliştirme biçimini buradan almak gerekir.
yoksa zihnimizdeki benzer eşitlenmeler konuyu dağarcığından çıkartıp özneleştirme biçimini saptırır.
zihnimizde bu konuyu kaydederken bir yanılsama yaşarki buna izin vermemiz halinde bilgi kirliliği dediğimiz sonuç beynimizde oluşur.
hal böyle iken yaşamımızı yönlendiren olay ve hareketlere yaklaşım biçimimiz zihnimize daha önce aktardığımız kabul edilmiş bir gerçekten yola çıkarak mantıkla bilim arasındaki bağlantıda yorum analiz yapma gereğini işaret eder.
sonuçta aldığımız karar yanlış yada doğru olsa bile bir teze dayanır.
din ile felsefe arasında derin bir bağ bulunmaktadır.
tabi islamın etkilendiği felsefe biçimi yine kendi mantığını yürütür gerçekle eş değerdir.
islam düşünürlerinin insanı soyutlayan bir felsefe biçimi kesinlikle yoktur.
ozaman islamın adına farazilerle düşününürlülük ukalalığınında bir kasaba fantezisi olmaktan başka yol görünmemektedir.
her ayeti ve her düşünürün açıklamalarını bir gerçek üstülükle her konuya dahil etmek islamada ister yorum ister felsefe adına yapılan en büyük kötülüktür.
zihin algılanmaları zamanla değişikliğe uğrar kendini geliştirir mantıkla içsel bir örgü halinde sarmallaşır.
bunu kullanmakta artık bilgi dağarcığı genişleyen insan için çok kolaydır.

saygılarımla.
oğuz gölçik yazar...