Köklerini anlatmıştı birkaç mısrada, anlatırken öyle şeylerden bahsediyordu ki tarihin kokusunu hissediyordu insan. Zaman tüneline giriyordu sessiz sedasız.. Yaşanmışlıkları anımsatıyordu.


Nerde ne olmuş veriyordu usul usul…İçinin bir yerinin acıdığı belli idi.
Ama o acının bile içinde, bir yerde hiç akla gelmez narçiçeğinden bahsetmişti.
O güzelim yazıdan ben ala ala aklıma, benliğime, narçiçeğini aldım.
Niye vermişti ki?
Ya da o kadar zorluktan bahsederken neden narçiçeği?
Neydi narçiçeği?
En güzel nar nerede yetişirdi?
Nasıl Yetişirdi?
Mevsimi ne zamandı?

Çok ilginç ilk öğrendiğim narın üç büyük dinde de büyük yeri olduğu idi. Yahudilere göre nar doğruluğun simgesiydi. Hıristiyan inanca göre de Adem ve havaya yasak olan cennet meyvesi nardı.
Bu yüzden de Hıristiyanların dini süsleme sanatında nar sıklıkla kullanılmıştı.

Kuran- Kerimde de üç yerde geçmişti. Enam suresi 99 ve 141. ayet Rahman suresi 68. ayet Allah’ın yarattığı güzel şeylerin örneği olarak verilmişti. Üçüncüsünde ise Cennete ki meyve olarak anlatılmaktaydı.

Araştırırken birde Hz. Muhammed’in (s.a.v) çok güzel tavsiyesine ve sözüne rastladım.
"Her narda bir damla cennet suyu vardır” ve “Narı içindeki zarı ile beraber yiyiniz, çünkü mîdeyi temizler” buyrulmaktaydı.
Tüm bu anlatılanlar ve bulduklarım inanç yönünden idi, Hoşuma gitmeye başlamıştı. Nar diye Aldığım kısım meğer ne çok şey barındırıyormuş içinde.
Mesele görebilmekmiş…
Meğer her şeye ne kadarda yüzeysel bakıyormuşuz. Oysaki neler gizliymiş içinde...

Tam bu güzelliklerin içinde kendim den geçmişken ,

Kulağıma inceden bir ses gelmeye başladı ötelerden. Görünmeyen radyo gizeminden, narin narin söylüyordu. sanatçı...

Göz değmez bana gözsüz kaldım uğrunda
Dağ çiçeğinden yatağım kuru dal yastık bana
Söz geçmez bana gözden düşsem bu yolda
Narçiçeğinden haylazım gül dalından hovarda.

Daha bir heveslendim yazmak için, bu konuda devam etmek istiyordum.
Şimdi dedim kendime, sıra geldi, en güzel nar nerede ve nasıl yetişir?
Çok ilginç hemen hemen ülkemizin her bölgesinde nar yetiştiriciliği yapılmaktaydı.
Her yerde yetişiyordu.

Ama en çok batı ve güneydoğu anadolu`da kumlu, killi, kireçli topraklarda da yetişiyordu.
Mevsimi mi? haziran ve temmuzda başlıyordu çiçek açmaya. Güneyde daha da erken nisan ve mayıs aylarında açıyordu. anladım ki sıcaklığı seviyor insan misali... Güneşi, aydınlığı seviyor...
Acaba sırrı ne idi ki narçiçeğinin?…

Narçiçeğinin vurgusunda aslında bilmeden çok şeyler gizlemişti yazar.
Belki konuya bilmeden değinmişti, çocukluk anılarını anlatırken.
Kendisi için sırrın ne olduğunu çözememiştim yazısından ama bir şeyi çok iyi anlamıştım.

O kadar çok şeyi öyle umarsızca yaşıyor ve bakıp geçiyoruz ki...