---- Bir V bir V daha ne eder çocuğum?
---- W eder öğretmenim
---- Otur evladım, afferim...

İçerisinde yaşamış olduğum toplumu bazen anlamakta zorluk çekiyorum gerçekten... Geçenlerde okuduğum bir haber de işte bu anlaşılmaz duygu durumuma bir kere daha katkıda bulundu...

Haberde şöyle diyordu;

- Şanlı Urfa’nın Suruç İlçesi’nde, dünyaya gelen bir bebeğe içerisinde ’Şewin’ ismini vermek isteyen Koşti ailesine ’Türk alfabesine uygun yazılma’ koşulu nedeniyle izin verilmedi.

Uzun zamandır açılımdan bahseden hükümet bu yönde bir takım adımlar attı, örneğin kürtçe dili serbesttir dedi ve bir de TV kanalı kurdu ve bu kanalda da kürtçe yayınlara başladı. Buraya kadar güzel gibi görünse de aslında içerisinde bir dizi çelişkileri de beraberinde getirdi... Şimdi bir insana hem dilini konuşabilirsin diyeceksin sonra da niye konuşuyorsun diyeceksin ya da benim istediğim şekilde konuşacaksın ve yazacaksın diyeceksin... Bu nasıl bir çelişkidir?

Şİmdi bu durum karşısında Kürt TV’si de harf kanununa muhalefet ediyor mu diyeceğiz?

Bazı kürtçe gazeteler harf kanununa muhalefetten toplatılmakta yani Kürtçede olan X ve W harflerinden dolayı ama ne ilginçtir ki bir çok türkçe gazetelerimizde W harfi oldukça sık kullanılmakta örneğin W. Bush gibi isimlerde geçmekte, yazılmakta ve hiç de sakıncalı sayılmamakta... Tıpkı bazı Türkçe TV isimlerinde olduğu gibi örneğin SHOW TV ve FOX TV...Şimdi harf kanununa muhalefete göre W. Bush’un ismini yazarken çift V’li mi yazacağız? Ya da bu TV kanallarının ismine evet deyip Kürtçedeki X, W harflerine yasak mı getireceğiz? Bumudur bir dile hak tanınırken ki eşit olma durumu?

Bu da şunu gösteriyor ki Kürtçe dili ne kadar serbest gibi görünse de hala yasaklı bir dil olarak karşımızda durmakta.

Bir ulusun diliyle, kültürüyle bu kadar dalga geçiliyor olması gerçekten de üzücü bir durum.

Eğer Kürtçe diline serbestlik tanınıyorsa TCK’nın 222. maddesinin bir an önce gözden geçirilmesi gerekmekte.

Hükümetimizin bir an önce gerekli taraflarla ve kurumlarla oturup bazı şeyleri enine boyuna konuşmasının zamanı çoktan geldi de geçiyor bile.

Umarım bir an önce kanunda gerekli değişiklikler yapılır ve anlaşılmaz çelişkilerin önüne geçilmiş olur ve Şewin kızımız gerçek adına kavuşur...


Haksızlıkları savunmak hak değildir !



Güldane Dal (20100127)