Okuduğunuz
yazı
18.1.2010 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
..
........
Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Sevgili gönül dostu okurken öyle duygulandımki gözyaşlarıma hakim olamadım keşke herkez bu kuşlar kadar bağlı olsa sevdiklerine sizi gönülden tebrik ediyorum yazınız birinciliği haketmiş bir yazı saygılar.
Heyecanla okudum baştan sona kadar,gözlerim yaşararak,insanlığa örnek olması gereken bir azimdi kumruların davranışları ve sizin duyarlılığınız... Benimde yıllar önce yaşadığım olay geldi aklıma.Nedenini anlamadığım bir sebepten dolayı terkedilmiş, yumurtadan yeni çıkmış iki kuş bulmuştum teras katımızda,birkaç günlük olduklarını anlayabiliyordum,onları yaşatmaya kararlıydım ben de,pamuktan yatak yapmıştım,naylonlara sıcak su koyup altlarına koyuyordum ve şırıngayla besliyordum ,en çok hoşuma giden anneleri gibi cik cik diye ses çıkardığımda ağızlarını açışları :))uzatmıyayım iki kuşta uçma seviyesine gelmişti ve uçurmuştum onları,belki annelerine de kavuşmuşlardır diye de düşünüyordum hep...yaşatmak zordur, öldürmek herşeyi çok kolaydır.biz zor olanı başaralım hep.
Hikayeyi okurken hüzünlenmemek mümkün değil. Belki bizlerde kuşlar gibi evlatlarımızı besliyoruz, yemiyor yediriyoruz. Giymiyor giydiriyoruz. Bizim yememiz için verilen bir yiyeceği, bazen kendimiz yemeyip çocuklarımıza getiririz. Onlar yesin diye. Öykü başlı başına çok güzel ama, sizin anlatımınızla daha da güzelleşmiş. Sayfanızın müdavimleri arasına katıldım. Çok az olan zamanımı sizin sayfada geçirmek çok güzel.
Ben buraya yeni üye oldum.Biraz sonra annesi köpekler tarafından boğulan yavru kediye bakıyorum.Ama biraz rahatsız birazdan veterinere götürüp tedavi ettireceğim.İnşallah iyileşir. Hayvanlar insanlara çok şeyler anlatır keşke görebilsek .selamlar sivas .
Çok duygulu bir öykü,paylaşımınız için teşekkürler.Yıllar önce kız kardeşim ve benim de uzun süre beslediğimiz bir çift kumrumuz vardı.Okuldan gelince önce onların yemlerini sularını verir,onları izlerdik.Gece odamızın camındaki demirlere tüneyip uyurlardı.Tek yavrularını büyütüp ,uçurmalarını çok uzun aylarca izlemiştik.Sevgileri çok güçlü.Öykünüzle beni yıllar önceye götürdünüz,teşekkürler.
Handan Hanım, Sizin de dediğiniz gibi aslında kumru kuşlarının o büyülü sevgisi, birbirlerine olan tutkuları hepimizi derinlerden etkiliyor. Aslında çevremizde ki bir çok varlığa gönül gözüyle baktığımızda neler neler görüyoruz. Kıymeti yorumunuz için çok teşekkür edrim.
Bu muhteşem hikayeniz beni ikibin sekiz yılına götürdü... Pencermizin önündeki çiçek saksısına, kuş yuva yapıp yumurtalarını bırakmıştı. Çok sevinmiştim...
Çocuklarımda gördüler, onlara kuşu ürkütmemelerini , küçüçük yavruları olacağını söyledim. Benim yaramaz oğlum, bi anlık dalgınlığımdan yararlanarak yumurtaların üzerine logo parçaları atıp kırmış. Gaördüğümde içim parçalandı, anne kuş bütün gün karşı apartmanın penceresinden,acı acı öttü. Bana beddua ettiğini bile düşündüm, çocuğuma sahip olamadığım için. Bir hafta sonra kızım hastalandı , hastalığı az rastlanan bir hastalık kavazaki ydi. Erken teşhis hayatını kurtardı, belki saçma ama , ben bu olayı kuşun kırılann yumurtalarına bağladım... Bu yıl yine bir kuş , balkonumdaki çiçek saksısına, yuva yapıp bir yumurta bırakmıştı , kendiside üzerindeydi, ona yumurtasına sahip olamayacağımı söyledim, döndüğümde yumurtasını alıp gitmişti. İnanamadım...
Kuşlarda biz insanlar gibiler, Anneler, her türlü fedakarlığa katlanıyorlar... Belki, biz insanlardan daha duyarlılar , en küçük fırtınada terk eden, biz insanlar değilmiyiz? Çok etkileyici bir hikayeydi.
İlknur Hanım, öncelikle kızınızın iyileştiğine inanın çok sevidim. Allah onların üzüntülerini bizlere göstermesin diyelim. Bu arada, Hani yumurta yapan bir kuşa git demişsiniz o da gitmiş ya! Şaşırmamak lazım. Bizim göremediğimiz, bilemediğimiz o kadar çok varlık var ki yanıbaşlarımızda. Ve dediğiniz gibi, İnsan da olsa, kuş da olsa Anneliğin o yüce vasıfları hiç deiğşmiyor. Çok teşekkür ederim yorumunuz için.
İki hafta sonra…Bugün büyük gün! Kısmetse ayrılıkları birazdan sona ermek üzere, çünkü dişi kuşun kanadının artık iyileştiğini düşünüyorum. Kafesi camın kenarına getirip kapısını büyük bir heyecanla açıyorum…
Bu güne kadar okuduğum ya da dinlediğim öykülerden en çok etkilendiğimin bu olduğunu söyleyebilirim. Keşke aklınıza gelseydi de resimlerini de ekleseydiniz. Bir tarafta saklanıp, ara sıra okunması gerken bir öykü diyorum ben.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.