çalıkuşu’M

...canım kaç gündür sana yazamadım. ..nasılsın iyimisin... okulun son günleri artık....işlerimizi bitirdik...çok az kaldı yaz tatiline..kimbilir şimdi ne yapıyor neredesin..yine akşamlar senin yine yanlız olmalısın..az önce merdivenleri uzunca bir yerden sahile yürüyorum üsküdar’da ve senin ayak seslerini hissettim senin gölgen düştü iskeleye vapura biniyorum senin için seçtim oturduğum yeri..serin rüzgarları çekiyorum martılarla aynı uçuyoruz sanki..karşımda kaç martı var kendisine seslendiğimin farkındalar..sen de tatile çıkacaksın izmir’e gideceğini yazıyorsun "..yavaş yavaş artık evimi toparlıyorum. halıları kaldırdım. Yine her zamanki gibi tamamen evimi topluyorum. ben gittikten sonra da ayşegül ilaçlıyor. ..fareden korkuyorum. nasıl olsa köy. gerçi şimdiye kadar hiç fare girmedi ama ne olur ne olmaz diye bende halılarıma naftalin sepip topluyorum..dönüğümde evimi toplu düzenli görmek istiyorum.. tain konusuna gelince. amcam Millieğitim Şube müdürü ile konuşmuş. sakın yerinden ayrılmasın demiş. Merkeze gitmek çok zor demiş. şu anda 87 öğretmen eş durumundan beklemekte. Başka yere gitmesinde gönlüm razı değil demiş. Bende tamam amca dedim. Müdür beyde sana söz veriyorum dedi. en ufak bir problem yaşamayacaksın...okul için eksiklliklerin tamamlanacağını binanın daha sağlıklı olacağını söylüyor..Artık bende yoruldum. bişey söylemiyorum. ne yapayım onunda yaşlı anası var. kadın köyü çok seviyor...annesine düşkün müdür bey her anne gibi oğlunun üzerine düşüyor annesi ile ilgilenmekten okul işlerini aksatmıyor ama ihtiyaç çok...işte böyle canım...yani anlayacağın elim kolum bağlı....Düşünüyorum başka köye gitsem dahadamı mutlu olurum hayır. hiç olmazsa buradakilere alıştım. köylü beni çok seviyor...." diyorsun ... yazdıkların öyle içten ve samimi sıcak ki yaz bahçelerinde karşılıklı oturuyor ıslak çimenlerde uzanıyor gibi hissettim okudukça ..şu satırlar bir masal meyvesi gibi ne tatlı şeker anlatım böyle çalıkuşu "...bizler de okuldaki işleri bitirdik sayılır. çocuklar karne heyecanı içindeler... yarın beypazarına ineceğim. çocuklara ufakta olsa birer bişeyler almak istiyorum. karne hediyesi olarak. her yıl yapıyorum bunu. karneleri çok güzel olan çocuklara hediye alıyorum. sınıfada çikolata gofret alıyorum. çok mutlu oluyorlar. ama sınıfın çoğunun karnesi çok güzel..gerçekten bir defterlerini görsen demezsin ki ilkokul 2. sınıf öğrencisinin yazısıdır diye.....şimdiki çocuklar bir harika...ama büyüyünce bozuluyorlar işte...özellikle büyükşehirde bu bozulmalar daha fazladır...hava bir sıcak ki anlatamam. evdeki işlerimi tamamladım sayılır. ..Ayşegül de tatile gireceğim diye üzülyor...serpil hoca ben 2 ay ne yapacağım diyor. kendisine söyledim eğer arzu edersen birkaç günlük gel izmire dedim ama biliyorum ki gelmez. çok çekingen bir kadın. eşinin ölümü yani dul olmasından bu kaynaklanıyor.....yoksa yengemde amcamda çok iyi bir insanlar...misafirperverlerdir ki ayşegül’deçok iyi tanırlar...neyse canım kendine iyi bak öpüyorum sana tekrardan yazarım..."..evet sende ayşegül’ün yeri ve hakkı çok olmalı onunla içten ilgilenmen ve aileden biri olarak görmen ne güzel bu özelliğini ve sevgini çok seviyorum çalıkuşu ..sen güzel görür güzel düşünürsün..şimdi beşiktaş’tan taksime geçeceğim oradan beyazıt meydanına ....çalıkuşu mektubumu kısa keseceğim...sana tekrar yazmak özlem ve sevgilerimle Allah’a emanet ol...



MUSTAFA KAYA
çengelköy / istanbul