Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
DALLI MUSTAFA
DALLI MUSTAFA

HÜMA KUŞU

Yorum

HÜMA KUŞU

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1064

Okunma

HÜMA KUŞU

( 26.07.2004-SARICAKAYA)

Seksenli yıllara doğru....

Avrupa’ da ödül almış bir “siyah-beyaz” film sahnesi: Doğu illerinden birinde, kışın, kar yumakları arasında, ölüm kalım mücadelesi veren bir baba ve ölüm kavramıyla henüz tanışmamış; on- on iki yaşlarında bir erkek evlat:

- “ Ölüyorum oğul...!”

- “ Ölüm ne ki baba? “

- “ Ölüm; insanın öz yurduna terhisidir oğul..”

- ? ? ?

Baba son nefesini verirken; ta derinlerden bir ses yankılanır:

“Hüma Kuşu” yükseklerden seslenir..
Yar koynunda bir çift suna beslenir..
Sen ağlama! Zülüflerin ıslanır..
Ben ağlım ki; deli gönül uslanır...

Gurbeti derinden hissettiği yıllardır.. Türkülerle dertleşir, halleşir. “Kara Tiren” ve “Gelin Ayşem” türkülerinin yeri bambaşkadır duygu dünyasında; ancak, ilk defa duyduğu bu yanık türkü, hayatında bir dönüm noktası olur.. Mütalaalarda; derslerini bitirdiğinde, gece başını yastığa koyduğunda; mısralar beyninde dizilmeğe başlar, şiirler oluşur..Sanki; bir göze kaynamış ve şiir pınarından akmağa başlamıştır..

Yazdıkları, bir çırpıda arkadaşları tarafından okunur; bir kısmı ise, sır doludur ve onları sır gibi saklar; ta ki saklamaktan usanır ve onları yakar...

İyi müzik kulağı vardır. Dinlediğini hemen kapar. Bir dinleyişte belleğine almıştır “Hüma Kuşu”nu da..

Teyplerin yeni yaygınlaşmağa başladığı yıllardır.. gurbetten sılaya türküler götürülür; “Hüma Kuşu” başka; o, yaşanarak söylenir, canlı söylenir sanki. Gurbet arkadaşları, kayda aldıkları türküleri memleketlerine götürüp, çevrelerine dinletirler; “Hüma Kuşu” hariç..! Çünkü, onda “göz yaşı” da vardır; “göz yaşı”nın ise teyplere kaydı mümkün değildir...

Yıllar yılları kovalar.. Arkadaş toplantılarının, dost meclislerinin, askerde; askerlerinin tezkere törenlerinin değişmeyen istek parçasıdır, “göz yaşılı Hüma Kuşu..”

Doksanlı yıllara doğru; “İslami Türk Edebiyatı”ndan doktora imtihanına girmeğe karar verdiğinde; Edebiyat Tarihi Kaynaklarından, “Hüma Kuşu”nun; “ Yüksekten uçan, uçtuğu anda, gölgesi kimin başına düşerse; o adamın padişah olduğu, efsanevi bir Devlet Kuşu” olduğunu öğrenir..

Devlet; kimi için bir sevgili, bir makam, mülk, evlat; kimi için de, “Bir nefes sıhhat”tir..

İnsanlar; ömürleri boyunca, “kendi hayallerindeki devletlerinin başına padişah olma” peşinde koşarlar. “Devletine” kavuşan da ağlar; kavuşamayanda: Kimisi sevincinden , kimisi kederinden...

“Hüma Kuşu” hep ağlatır; gölgesi başlara düşse de, düşmese de..

Yıllarca gözlerine yaş düşüren sırrı çözmeğe çaba harcadı..

Yıllar önce, yazdığı kitaplarından faydalandığı bir “Edebiyat Tarihçisi”nin; yine, tanınmış bir fikir adamıyla birlikte; “Hüma Kuşu’ nu, ağlayarak söylediklerini” tanınmış bir hikaye yazarının köşe yazısından öğrendiğinde; bir şair ve yazar olarak, “Başlarına, Hüma Kuşu’ nun gölgesi düşenlerinde, düşmeyenlerinde, hüzün ve sevinçlerinden dolayı akıtamadıkları gözyaşlarının; şair ve yazarların göz pınarlarında şekillendiğini, ya da şekillenmesi gerektiğini, belki de, onları şair ve yazar yapan, kalemlerine güç veren itici kaynağın; işte bu akıtılamayan göz yaşları olduğunu, kalemin ve şiir ilhamının sürekliliğinin; işte bu akıtılamayan göz yaşlarının kahrını çekmekten geçtiğini anlamağa çalıştı...

.... “Göz yaşılı Hüma Kuşu” ; yazıların ve şiirlerin karşılığı olarak...

Yurt nöbetlerinde; öğrencilerini tatlı uykularına, Mezuniyet Törenlerinde; gelecek dünyalarına uğurlarken, şair buluşmalarında; gönül tellerinin akortlarını ayarlarken, uzun yolculuklarda; şoföre yol arkadaşı; aynı istek.... Eller kulaklarda, derinden derine:

Sen bağ ol ki; ben bağçende gül olim...
Layık mıdır; yanip yanip kül olim..
Sen efendim; ben kapında kul olim..
Oy desinler: “Bu da, bunun kuludur.”

...Bırakır göz yaşlarını...

Devletine kavuşmuştur... “ Hüma Kuşu”nun gölgesi başının üzerindedir..

O’nun “Devleti”; “ Çok Sesli Bir ölüm”dür...


Mustafa SUNA
Sarıcakaya İmam-Hatip Lisesi Meslek Dersleri Öğretmeni/ ESK.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hüma kuşu Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hüma kuşu yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
HÜMA KUŞU yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL