Evlerimizin vazgeçilmezi aynalarımız...

Ayna ayna söyle bana kim dünya güzeli ,yoksa dünya’mız mı korkma söylesene Ayna ...

Hakikatlari bizlere gün gün gösterip hiç farkına varamadığımız karelerimize baka kalırız.Aynayı

icad edeni merak edenimiz varmı diye düşündüm bugün.Eski Mısır’da 2900,İndusta

2800,Çin’de1500 yıllık bir metal aynalar bulunmuş,dünya var olduğundan bu yana şekillerin suya yansıması

bile ilk ayna icadna fayda sağlamıştır,gören gözlere...

Ayna Fenikeliler tarfından bulunmuşsada,onüçüncü yüzyılda Avrupaya girmemiş,modern

zamanlara kadar yayılmamıştır.Aynaya uygarlar KÖZGÜ demişler.Anadolu ağızlarında,bakanak,

bakbak,gözgeç,gözgör,gözün kes,kılıklık,yüzgörümü,yüz görgüsü diye bir çok adlar vermşler

sırlı parlak aynalara. Osmanlı dönemlerinde aynalı köşkler,kasrlar yaptırmak moda

olmuş.Krallar arasında hediye edilecek değere varmış ..

Alman kimyageri jutsuz Van Liebig ayna yönteminin temelini atmış.Gümüş nitrat özel bir

yöntemle cama tatbik edilmiş,cama nitratı sıvanırken,genellikle şeker ya da Rochelle tuzu

kullanmış bizler ne çok şanslıyız düşündüğümde ...

Aynanın İlk İcadı !
Köylü adamın biri iş icabı kasabaya inmiş.Dönerken karısına hediye olsun diye bir ayna

satın almış.Eve geldiğinde de daha hiç ayna görmeyen karısına aynayı vermiş.Karısı aynaya

bakınca,ağlaya ağlaya ,anasının yanına koşmuş,ana bak oğlunun yaptığına bunca yıldan

sonra üzerime kuma getirmiş diyerek aynayı annesine uzatmış.

Anası aynaya bakınca ’tü gözü kör olsun damat ,bu karı hem yaşlı hem de çirkin ...

Evet aynalarımızın kıymetini bilelim hayatımızın her karesini bizlere gün gün resmediyorlar,

sırlarında saklansakta hakikatleri görüyoruz ve ’AYNALAR ASLA YALAN SÖYLEMEZ’ dimi

sevgili okurlar...

Ayna gibi pırıl pırıl, gerçek mutluluklar herbirimize...


Oya Gedik
Aynaların sırlarında her karemiz...