Biliyor musun ben Dikili yi hiç görmedim,ama üç aşağı beş yukarı anlatabilirim gibi geliyor,gerçi şu an sıkıcı gelir ;işin o yanına girmeyeceğim.
Evin sahile yakın mı?Sahilde limana giden yolda kediler ,balıkçıların yollarını gözlüyorlardır güneşe karşı piyasa yapıp.Hele iki parça sardalya kaptılar mı, değme keyfine gitsin.Birde balıktan dönen balıkçıların ağlarının iyot kokusunda rakı içmeleri enfes bir şeydir heralde, Hep Dikili ye benzer bir yerde yaşamak isterdim.Dikili de bağ var mı hiç?Şarap yapıyorlar mı?Bağda çizmelerle gezip o canım bağ kütüklerinin arasında akşam güneşinin batışına şahit olmak ne güzeldir kimbilir...Sonra ellerinle salkım salkım üzüm toplamak,traktörlerle bağın kenarındaki şarap fabrikasına götürüp üzümlerin ezilip suyunun çıkmasını seyretmek ne güzeldir kimbilir,Sonra o şarapla enfes bir kaşar dilimi ne güzel gider biliyor musun?Birde radyoda karşı yakada çalınan buzuki nin o yanık nağmeleri,
Dikili de mutlaka bir tepe vardır denizi gören;
O tepeye çıkıp enfes deniz manzarasına karşı şarap yudumlamak hatta güneşin batışı şerefine kadeh kaldırmak ne muhteşem olurdu...
Selamlar,
Zafer Özer