Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
salim çalık
salim çalık

YAŞAMA İLİŞTİRİLMİŞ ÖMRÜMÜZ

Yorum

YAŞAMA İLİŞTİRİLMİŞ ÖMRÜMÜZ

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1209

Okunma

YAŞAMA İLİŞTİRİLMİŞ ÖMRÜMÜZ

YAŞAMA İLİŞTİRİLMİŞ ÖMRÜMÜZ


Donuk gözleri, mat bakışları, durgun yüz hatları, konuşmamaya yemin etmiş dudakları, bürokratik tokalaşmaya alışmış elleri, mekanik sesleriyle sanki ömürleri yaşama iliştirilmiş gibi ha var, ha yok arası yaşayan insanların mutsuzluğunu anlamak için özel bir çaba ve bilgi gerekmiyor aslında.

Komşularımız, köylümüz, kentlimiz, arkadaşımız veya akrabamız olan bu insanlarla aynı yolları yürüyüp, aynı havayı soluyup, aynı bakkaldan manavdan alış veriş yapıp, aynı çuvalın unundan yapılan ekmeği tüketip, aynı güneşi denizi, aynı suyu ve ateşi paylaşıp da ne kadar birbirimizi görmeden yaşayıp gideceğiz böyle?

YENİ İCADIMIZ: YALNIZLIĞIMIZ

Taşıyamayacağımız yalnızlıklar yaratıyoruz suskunluğumuzla. Görmemekte direndiğimiz fakat, duymama çabalarımıza rağmen işittiğimiz acı çığlıklarla burkulan yüreğimiz bilincimize yük olmaya başlıyor. Bu yükü daha ne kadar taşıyabileceğiz? Kendi icadımız olan yalnızlığımızla boğuluyoruz. Üstelik kendimizi yaşananların sorumlusu görmemek gibi bir hastalığımız var. Bu hastalığımız sorunu günden güne büyüterek bu noktaya getirdi bizi. Bilincimizi ve toplumsal birikimimizi atomlarına ayıran hastalığımızı görmek zorundayız. İnsani bir yalnızlık durumu değil bu.

Suskun geçirdiğimiz her anın ve günün ardından sıranın bize gelmekte olduğunu görerek telaşlanıp ürküyoruz. Daha önce yaşananları anımsayınca daha da artıyor içimizde sakladığımız ürküntümüz.

Çare yok! Kişisel hesaplarımızla yarattığımız dünya iflas etti. Borsada işlem görmediği için ve birileri de bu iflası yüzümüze bağırmadığı için algılayamıyoruz belki de. Yaşam karşısındaki tüm hak ve kredimizi yitirerek karşılayacağız yarını. Ve çocuklarımızın sahiplenmeyeceği bir miras bıraktığımızın ayrımına varınca günler kısa, anılar zindan gibi gelecek.

Yaşama gerekçelerimizin ölme gerekçesi de sayılabileceğini göreceğiz. Ve aydınlıkla karanlık arasındaki çizginin bir mumu söndürmeye yeten soluk kadar kısa ve basit olduğunu anlayacağız. Hayır, bırakıp gitmek yok. Önce kendi yaşamımıza sonra da dünyaya karşı olan borçlarımızın bir kısmını olsun ödemek için kalmak zorundayız.

Ömrümüzün geri kalanına tüm yanlışlarımızı, umursamayarak ertelediğimiz yükümlülüğümüzü sığdırmaya söz vererek; yeni bir adım atacağız (atmalıyız) o anın sonrasına, belki yarına.

Ve biliyoruz ki, insanlığın bugüne getirdiği herşeyi yarına aktaranlar,çoğaltanlar da olacaktır. Tek sorunumuz; biz kendimizi yarına aktarıp taşıyabilecek miyiz? Yaşama gerekçelerimizi anlamlı duruma getirip, yaşama iliştirilmiş gibi duran ömrümüze, ömrümüzün geri kalanına sahip çıkabilecek miyiz?

“Anlamı olmalı herşeyin/ anlamsızlığın bile.” Bu anlamsızlığı ve anlamı bulmak bizim elimizde. Çünkü “zorbalar değişse de/ yaşıyor zorbalık/ suskunluğumuzun üzerinde.” Bizi zorlayan, yalnızlığa tutsak etmeye çalışan ve bilincimizi atomlarına ayıran da bu zorbalık. Ömrümüzü anlamlandırmak için kendi zorbalıklarımızdan başlayarak tüm zorbalara ve zorbalıklara karşı savaşmakla başlayabiliriz işe.

“hiçbir yanlış tek kişilik değildir/ iki kişi yaşar bir kişiye yüklenir.” Bu gerçeği görmek ve anlamak zorundayız. Başkalarını suçlayarak kendi günahlarımızı, korkularımızı, iflas eden bireysel hesaplarımızın sonuçlarını ortadan kaldıramayacağımızı öğrenmemiz gerekiyor artık. Tarih buna benzer yanlışlarla dolu. Bir yanlış da bizim eklememize gerek yok.

.......az al ma

yaşlandıkça azaltıyor kendini insan
savaş
kirlilik
dairesel yalan
ve yozluğun geri çekimi
on pul çıkar basıncı omuzlarda

ve/gülde eter kokusu
diken sapına dek ayık
yaşlandıkça azaltıyor kendini insan
ikibine dönerken tarih saati
yutan elemanı yaşamın insan

salim çalık

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Yaşama iliştirilmiş ömrümüz Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Yaşama iliştirilmiş ömrümüz yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
YAŞAMA İLİŞTİRİLMİŞ ÖMRÜMÜZ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Sevgi Dündar
Sevgi Dündar, @sevgidundar
20.11.2009 19:31:33
başarılı bir çalışma..doğru pencereden yakalanmış güzel bir bakış açısı..
paylaşmak keyifliydi...teşekürler..

saygılar..
Leylà ÇAKICILAR
Leylà ÇAKICILAR, @leyl-cakicilar
11.10.2009 04:30:07
Büyük keyif aldım yazınızı okurken.
Yaşanmışlıkları anlatan, kaleminize emeğinize sağlık

Yaşadığımız her eksiklik, atlattığımız birçok badire eksiklerimizi gidermemiz için şu veya bu şekilde, herkes cevap bulacak. Kusursuzluğu hedeflersek.
Kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutmuş oluruz.
Dünyanın güzellikleridir dünyayı güzel kılan işte o insanlar

Saygıla selamlıyorum…

© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL