RAMAZAN-I ŞERİF
Ramazan-ı Şerif, bir çok anlamı içinde taşıyan, inananların inandıkları değerlere yakınlaşmalarına yol açan özel bir aydır. Özel olduğu kadar da güzeldir. Ramazan, inanan her müslümanın hasretle beklediği on bir ayın sultanıdır. Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu necat diye tanımlanan ve her yıl yenilenen büyük bir fırsattır. İyiliklerin ve ibadetlerin bire yüz kazandırdığı sevinç ve bereket ayıdır. Fakir, zengin herkesin sofrasının çoğalan nimetlerle süslendiği, yemek sofralarının yeni bir anlam bulduğu rahmet ayıdır. Bu ay, yardımlaşma ayıdır. Bu ayın hürmetine, varlıklı olan, olmayana yardım elini uzatır.
Ramazan-ı Şerif, huzur ayıdır. İnsanlar öfke, kin ve kötü hallerden sıyrılarak, vakitlerini daha çok ibadet ederek geçirirler. Akşamı iftar, geceyi teravih ve seheri de sahurla süsleyerek, farzı, sünneti yerine getirirler. Kutsal kitabımız kuranı kerimi bol bol okuyarak manevi hazza kavuşurlar.
Ramazan-ı Şerif, büyük bir nimettir. Ruh ve bedenin bir nebze dinlenmesi olarak tabir edilir. Ruhlar manevi kirlerden, midelerse devamlı olarak doldurulmaktan kurtulur, bir bakıma temizlik ayıdır.
On bir ayın sultanı Ramazan-ı Şerif, aynı zamanda sevgi ayıdır. İnsanlar bu ayda Allah’ı ve peygamberini daha çok hatırlayıp, onlara daha çok yaklaşırlar. Şeytanların bağlandığı söylenen bu ayda, rahmet melekleri yer yüzüne inerler. Allah’ın rahmeti gazabını kat kat kuşatmaktadır bu güzel ay hürmetine.
Bir sevdadır Ramazan-ı Şerif sevenlerine, on bir aylık yoldan gelen. Hoş gelir, sefalar getirir. Oruç tutmayanlar bile çoğunlukla ona saygı duyarlar. Hasrettir, özlemdir bekleyenlerine. Günü gelip kavuştuğunda, vuslattır müdavimlerine.
Bayramdır Ramazan-ı Şerif hakkını verenlere. Başı da, ortası da, sonu da bayramdır. Bayram sevinç demektir. Tutulan oruçların, yapılan ibadetlerin, mükafatı olarak zirvedir bayram. Bir anlamı da mükafattır.

Rabia Barış