Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Akın..
Akın..

Gelecek Sekiz Yılım 5

Yorum

Gelecek Sekiz Yılım 5

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

757

Okunma

Gelecek Sekiz Yılım 5

Gün boyunca bana sadece suçluymuşum gibi bakarak rahatsılığını belli etmeye çalıştı Hicran. Ama hiçbir şeydende emin olamıyordu. Akşam iş çıkışı yüzüme bile bakmamıştı. Öylece onu almaya gelen kişinin arabasına binip gözden kayboldular. Kimbilir nereye gidiyorlardı.Akşam iş çıkışı dolaşmaya karar verdim. Genç liseli aşıklar sarmaş dolaş gezerken onları kıskanmamak elde değildi. Oysa çevremde bir okadar da vardı onlardan. Ama ben olgun kadınlardan hoşlanıyordum. Buda beni hiç rahatsız etmiyordu. Hepsi birbirinden güzel kızlar biryana Hicran biryanaydı benim için. Hicranın bu tavrı aylar boyunca böyle devam etti. Bana sürekli uzak davranıyordu. Konuşmaktan bile kaçınıyordu. Bu beni küçük düşürüyordu. Yanıma sokulmadığı zaman, kokusunu hissetmediğim sürece rahat edemiyordum.

Benim tanrıya olan uzaklığım beni cezalandırıyordu. Oysa ruhani şeylere inanmak bana oldukça uzaktı ve saçma geliyordu. Öldükten sonra gözlerim oyulmuş ateşlerde köz olmuşum pekde umurumda değildi açıkçası. Acaba Hicran ın yüreğimi yakması çok mu önemsizdi? Hayır değildi.

Bu akşam rakı içmek istiyorum. Renginde kaybolup gitmek istiyorum. Maddi drumum pek iyi olmadığından sadece evde içecektim ve başımda içerken mezem olacak olan kemancıda olmayacaktı. Sigaram ve rakım ve bir müzik. “-Saat oniki yi vurduğu zaman. Beni beni unutma-“

Sabah uyandığımda sakalımın uzadığını fark ettim. traş olurken yüzümü kestiğimi fark ettim. Yüzümdeki kan köpüğede bulaşmış, köpüğü kırmızı renge boyamıştı. Yüzümü yıkadığımda epeyce derin bir kesik olduğunu gördüm.

“Geberip gitmiyoruz ki kurtulalım şu içine sıçtığım dünyadan! lanet olsun. ya lanet olsunya.”

Bugün işe gidip görecektim onu. Daha önce istifamı vermeye kalktığımda birkaç kere engel olmuştu. Acaba şimdide engel olurmuydu? Denesemiydim bilemiyorum

O Sabah işe yine o adamla gelmişti. Mesai saatinin başlamasını beklerken dalgın dalgın sigara içiyordum. Yine bakmadan ve selam vermeden yanımdan gelip geçti bütün güzelliğiyle. Şüphelerini yıkamamıştım üstünede gitmek istemiyordum. Böylece kendisinin karar vermesinin en doğrusu olduğuna inanıyordum.

Akşam yine iş çıkışı yürürken birden rüzgar çıkıverdi. Oldukça şiddetli esen rüzgardan sığınmak için bir kuytuya sığındım. Duygusallığımdan olsa gerek ceketimide rüzgardan korunmak için yüzüme siper ettikten sonra ağlamaya başladım. Hıçkırarak ağlıyordum. Bu nasıl bir duyguydu. Kocaman yüreğim olduğuma inandığım beni yıkıp, neredeyse rüzgarda savuracaktı. Böyle bir yıkım! Böyle kısa bir sürede! Olacak şey değil.

Ağlıyordum. Sadece ağlıyordum. Ne olurdu sanki? O gün öylece onu evine bıraksaydım. Şimdi bir köşede böyle çocuklar gibi ağlıyor olmazdım.

Hicran… Hicran... Hicran…

Akşam yine içecektim deliler gibi. Yine hayalimde Hicran olacaktı. Onun yokluğuna dayanamam ben.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Gelecek sekiz yılım 5 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Gelecek sekiz yılım 5 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Gelecek Sekiz Yılım 5 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
CEYLAN 17
CEYLAN 17, @ceylan-17
12.9.2009 18:03:56
bak bu yazını çok beğendim işde siz hikaye yazın bencede başarıların daim olsun
saygılar
Etkili Yorum
şü
şükran25, @sukran25
12.9.2009 15:06:04
Böylesine sevilmeyi hangi kadın istemez Akın bey?Dilerim hikayenizdeki Hicran gerçek hayatta sizi seven bir kadına dönüşür.
meselci
meselci, @meselci
12.9.2009 14:14:38
Bugün işe gidip görecektim onu. Daha önce istifamı vermeye kalktığımda birkaç kere engel olmuştu. Acaba şimdide engel olurmuydu? Denesemiydim bilemiyorum

O Sabah işe yine o adamla gelmişti. Mesai saatinin başlamasını beklerken dalgın dalgın sigara içiyordum. Yine bakmadan ve selam vermeden yanımdan gelip geçti bütün güzelliğiyle. Şüphelerini yıkamamıştım üstünede gitmek istemiyordum. Böylece kendisinin karar vermesinin en doğrusu olduğuna inanıyordum.

Akşam yine iş çıkışı yürürken birden rüzgar çıkıverdi. Oldukça şiddetli esen rüzgardan sığınmak için bir kuytuya sığındım. Duygusallığımdan olsa gerek ceketimide rüzgardan korunmak için yüzüme siper ettikten sonra ağlamaya başladım. Hıçkırarak ağlıyordum. Bu nasıl bir duyguydu. Kocaman yüreğim olduğuma inandığım beni yıkıp, neredeyse rüzgarda savuracaktı. Böyle bir yıkım! Böyle kısa bir sürede! Olacak şey değil.

Ağlıyordum. Sadece ağlıyordum. Ne olurdu sanki? O gün öylece onu evine bıraksaydım. Şimdi bir köşede böyle çocuklar gibi ağlıyor olmazdım.

Hicran… Hicran... Hicran…

Akşam yine içecektim deliler gibi. Yine hayalimde Hicran olacaktı. Onun yokluğuna dayanamam ben.



....................................

bir çırpıda okudum.

saygımla.

© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL