Kökümüz çok sağlam olsa da, daha dallanmadan; budaktan çürümeye başlamış ağacımız..
Her şeyi bilmek, her şeyin farkında olarak büyümek çok güzel ve özel bir şey tabii ki ama asla "şimdiki gibi" olmamalı..
Bizim, Türklüğümüze yakışan, bizi ’biz’ yapan değerlerimiz vardı.. Her şeyin bir yeri ve
zamanı vardı.. Öyle öğrettiler bize ama artık görüyorum ki -ne yazık ki görüyorum- her geçen gün videolar "ürüyor" internet sitelerinde ve bu videolar izlenme rekorları kırıyor.. O videolar ne mi? 3-5 yaşlarında
çocuklar analarına,
babalarına,
kardeşlerine küfürler savuruyor ebeveynlerinin elindeki kameralara poz vererek ve yine ebeveynlerinin kahkahaları eşliğinde.. "Bir daha de, bir daha!" diyerek teşvik ediliyor üstelik..
Ben, ’Susam Sokağı’ ile büyüdüm.. ’Pikachu’yu hiç "seçemedim" ama hiçbir şey kaybetmedim bu yüzden.. Beynim hiç kirletilmedi; aksine insanlık öğrendim, merhameti ve kibarlığı öğrendim.. Hatta matematiği, Türkçe’yi, tarihimizi öğrendim izlediğim çizgi filmlerden..
Ağzımdan kazara bir "salak" kelimesi çıksa,
annemin
babamın ters bakışlarıyla karşılaştım..
Bizim kuşağımıza kadar da eminim böyle büyüdü birçok kişi ama ya sonrası..?
Şiddet dolu görüntüler ailelerimiz tarafından engellenirdi.. Kaldı ki, Cüneyt Arkın’ın "vurdu-kırdı" ları dışında kafa-kol koparan filmler hatırlayamıyorum bile.. Erotik filmler de Cumartesi
geceleri özel bir kanalda olurdu "
kırmızı nokta" ile yayımlanırdı; hafta içi olsa bile o
kırmızı nokta orada oldu mu hemen kanal değiştirilirdi,
bilinçsiz ve yersizce öğrenmek yarar değil; zarardır diye.. Sevişme sahneleri apaçık görüntüler ile olmazdı, sadece "saf" değil isen anlardın orada "sevişildiğini"..
Kırmızı noktalar kaldırıldı sonra, "ekranlarımız temizlensin" diye.. Demek ki buna hazırlık yapılıyormuş.. "Ak" ve "pak" olmaya..!
Gözü açık, dışa dönük ve bilinçli bir toplum yetiştirmek adına sansüre karşıyım ama bu böyle olmayacak sanki.. Sadece "reyting" uğruna, buna meydan veren ve bu meydanda kendini kaybeden her türlü zihniyeti kınıyorum! "Modern"liğe, kültürümüzün ve ahlâkımızın kaybı ile ulaşabileceğini z
anneden kör beyinleri ve -en başta- "ebeveyn"leri de..
Bir deterjan reklamında da dediği gibi, "KİRLENMEK(!) GÜZEL"miş meğer..!
Dünyanın hiç çivisi olmamış ki çıksın yerinden..
Medya da "armut" misali, düşmüş işte dibine
dünyanın..
Bilge OĞHAN
"moRyEL"..