11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1748
Okunma
Ufacık bir metin yazdım bir kaç gün önce.Saldırılara ve anlayamadığım bir şekilde hakaretlerin içinde boğuldum nedeni ni bilmesemde.
En son şizofren bile dendi benim için.Bu kadar ileri gidebilecek kadar rahatsız oldukları nokta sanırım kendilerine karşı duran kalemimdi.
Birbirleriyle kapalı kapılar arkasında anlaşıp aynı dilden konuşmaları yüzeyden bakıldığında sanki bir çok kişinin aynı düşünceleri paylaştığı fikrini uyandırıyor ilk bakışta.
Ne yazık ki!Bu duygu alışverişi değil birbirini dolduruşa getiren ve maşa olmayı kabul eden bir kaç kişi ve söyledikleri...
Ben köşeye sıkıştığımda hakaret etmek yerine sadece susmayı tercih ederim.Ben yan ve yandaşlarla hareket etmeyi değil sadece kendim gibi olmayı tercih ederim.Maşa olmayı kabul etmem ve böyle bir teklifte bulunanları görmezden gelirim.
Bir de ’bizim sayemizde adını duyurdu’ denmesi gerçekten fıkra gibi.Ben ilk yazım olan ’Suç Kimde’yi sizlerin sataşması olmadan bir çok yoruma ve okunma sayısına ulaştırmış biriyim.Ayrıca adımı duyurmak istesem başta resmim ve kişisel bilgilerim olurdu farkındaysanız.Resmimi koyduğum anda şizofren in hangimize daha çok yakıştığını herkesin göreceğini bildiğim halde yine de böyle olmak tercihim.
’BOŞ BAŞAKLARIN BAŞI EĞİK
DOLU BAŞAKLARIN BAŞI DİK OLUR’
Hakaret karakterin aynasıdır.Kişi kendinden sorumludur.Ayrıca şizofren olmak bile maşa olmaktan iyidir.Herkes kalbinin ekmeğini yer arkadaşım....
saygılarımla