2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1451
Okunma
Maçoluğu sevmem bilirsin simin..
Birinin iyilik için bile söylemiş olsa da dediğine uymayı, ona takılıp kalmayı, onunla yaşamayı düşlemeyi. Hayır bunlardan hazetmiyorum. Peki bana sonra ne oldu derdin, evcilleştim. Evet evcilleştim. Bir köpek gibi evcilim şimdi. Tüylerimin okşanmasına, atılan topları tutup sana getirmeye alıştım kara çocuk. Ama sen şimdi büyüyünce çirkinleşmiş bir yavru köpekmişim gibi beni kapının önüne koyuyorsun. Hem de ben uyurken, görmezsem daha çabuk alışırım diye belki, bilmiyorum, kestiremiyorum.
Beni önceden bahçesinde 4 ayağımın üzerinde koşturmak için can attığım o özgür hayata bırakıyorsun. Ama artık tasmam olmadan da senin yanında yürüyebiliyordum ki ben. Sen gel demeden, sen elimi tutmadan ben uzatıyordum. Ne yapacağımı bilmiyorum, en kötüsü de ne biliyor musun simin, hüznümün öfkeye dönüşmesine izin verdim. Ve şimdi onunla başa çıkamıyorum. Düşüyorum ya da sadece daha güzel bir yere gidiyorum.
Aslında en çok da kendimi kandırıyorum, düşmüyorum ya da güzel bir yere de gitmiyorum. Sadece oturup bekliyorum. Biri bana “şeker kız candy” dediğinde inan öleceğim sanıyorum. Ya da kim sigarayı bırakmak istese, sana hep dediğimin aksine iç diyorum sigara içmemek tek sana mahsus olsun diye. Ve ben en çok da senden nefret etmemi istemene şaşıyorum. Bundan daha çok ise edemememe şaşıyorum. Hayır sevmiyorum, hayır nefret de etmiyorum. Dedim ya beni evcilleştirdin, ve ben yaban hayata artık dayanamıyorum sadece bu..
Ve bu da simin lugatında aşk,
en arabesk haliyle de köpeğin oldum insafsız demek..