HAYÂLİSTAN’IN BAŞINA GELENLER (2)
(Hayâli bir ülkenin başına gelen hayali olaylardır. Gerçeklerle ilgisi yoktur.)

Bakmışlar olmuyor. Hayalistan ne dışarıdan ne içeriden yıkılıyor. Haydi demişler onu da içimize alacakmışız gibi yapalım. Bir futbol takımı kurmuşlar. Sonra da en güzel formalarını gösterip: “Ey Hayalistanlılar, gelin siz de oynayın.” dedirtmişler birilerine. Hayalistanlılar futbolu çok severmiş. Hep en güzeli olsun isterlermiş. Yürekleri saf. İyi niyetli olduklarından hemen talepte bulunmuşlar. “Sizin takım çok güzel, biz de oynamak istiyoruz.” Balık yemi kapmış diye sevinmiş korku takımının bütün üyeleri. Hemen bir antrenman sonrası oyun planı ayarlamışlar. Bazılarına demişler ki siz karşı çıkın. Bazılarında da siz isteyin. Böylece Hayalistanlılara istediklerimizi yaptırırız.” Tebeşirle çizilen tahta beyinlere kazınmış ve silinmiş. Oyuncuların isimleri hep tek harfliymiş.

A takımının forvet oyuncularından F karşı çıkmayı kabul etmiş. A, arada bir karşı çıkmış ama gayet yumuşak isteklerde bulunmuş. İ hep desteklemiş. Sonradan takıma giren yedek oyuncu Y nin istediği de zaten Hayalistanın yerlerde sürünmesiymiş. F kesinlikla başka oyuncu istemem diye diretince, A,” Ben onu ikna ederim ama sen önce ayakkabılarını değiştir.” demiş. Hayalistanlılar aramış, taramış, ayağına olan ayakkabı bulamamış. Olsun diyerek bir numara küçük ayakkabı bulup giyinmişler. Acıdan yüzleri ekşimiş.

A, F’nin yanına gitmiş. Çaktırmadan göz edip, “Balığı çekmeye başladık. Sen devam et.” işareti yapmış. Sonra eklemiş: “Bak Hayalistanlılar ayakkabılarını değiştirdi. Kabul edelim takıma.” I-ıh demiş F. Y, F’ye destek olmuş. “Formalarını da değiştirsinler.” diye diretmiş F. A, içinde kahkahalarla Hayalistanlıların yanına gelmiş. “ Bakın ben gidip ikna etmeye çalıştım ama çok inatlar. İlla formalarını da değiştirsinler diyor F. Ne yapacağımı bilemiyorum.” Futbol hastası olan Hayalistanlılar bu yola baş koymuşlar ya. “Değiştiririz.” demişler. Forma aramaya başlamışlar. Bulamamışlar. Üzerlerindeki formayı sökmüşler. Kesmişler. Biçmişler. Devamlı olarak da A’ya sormuşlar. Şurası nasıl olsun, burası nasıl olsun diye. A, diğerlerine danışmış odalarda gizlice. “Bir kolu kısa olsun. Yakası yarım olsun...”

Hayalistanlılar çalışmış, çabalamışlar ve formaları yapmışlar. Yine A’ya gitmişler. İstediğiniz gibi oldu mu? Biz gerçekten oynamak istiyoruz.” demişler. A, çok beğenmiş. “ Bu defa ikna ederim F’yi ve Y’yi.” demiş. Yine kaş göz işareti sonunda geri dönmüş. “Vallaha A’yı ve Y’yi ikna edemedim. Formalar geniş, dar istiyorlar.”
Hayalistanlılar yine sökmüşler formaları, acemice biçmişler, dikmişler. Neredeyse nefes alamıyorlarmış. A’nın yanına gitmişler aylar sonra. A, yine çok beğenmiş.” Bunu da beğenmezlerse yazıklar olsun A’ya ve Y’ye.” demiş.

A ve Y, bu defa da uzun olmuş diye itiraz etmişler. Hayalistanlılar, kızmaya başlamışlar. “Oynamaktan vazgeçebilirim” deyince, F balığı kaçıracağını düşünmüş. Yem tazelemeliyim demiş kendi kendine. “Belki yedek oyuncu olarak kabul edebilirim ama formaları kısaltsınlar.” Hayalistanlılar yine bin bir emekle sökmüş, formaları kısaltmışlar. Yedekte beklemeye razı gelmişler. A’ya durumu anlatmışlar. A, “O zaman problem yok ama F ve Y’ye danışayım.”

Bu defa F ve Y şorta takmış kafasını.
Şortların bir paçaları kısaltılmış. Sonra diğer paçası daraltılmış. Aradan yıllar geçmiş. Tozluklar da düzeltilmiş. Saçlar farklı yönlere taranmış. Yüzlere boyalar sürünmüş. Yemek yeme şekilleri, su içme şekilleri değiştirilmiş. Yürüme şekilleri bir ileri iki geri şekline getirilmiş. Her itirazda istenilenler yapılmış. Okullar değişmiş. Beyinleri kör eden tozlar serpilmiş gizlice okullara. Zekâlar körelmiş. Yine itiraz etmiş F ve Y.
“Çok kalabalıksınız, böyle gelirseniz bizim oyunculara yer kalmaz. Bazılarını çıkarın aranızdan.” Hayalistanlılar kızmış, bağırmışlar ama ah bu futbol sevdası yok mu? Çare aramaya başlamışlar, A’ya danışmışlar.