Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
salih durmuş
salih durmuş

4 YIL SONRA

Yorum

4 YIL SONRA

5

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1212

Okunma

4 YIL SONRA

Ayrılışımızın dördüncü yılıydı tüm nefretimizle birbirimizden ayrılmıştık artık bir daha birbirimize dönmemek üzere yemin etmiştik ne o beni arayıp soruyor ne ben onu soruyordum hatta ayrılığımızın üstünde bir sene geçtiğinde bile birbirimizi gördüğümüzde hep kin nefret gözlerle bakıyorduk birbirimizden hep nefret ediyorduk hatta onu görmemek için oturduğum mahallede bile taşınmıştım ailem her ne kadar izin vermediyse bile taşınmak için mücadele ettim sırf onu görmemek adına ben küçüklüğü geçirdiğim o mahallede taşındım ailem yine o mahallede kaldı ama ben ve bir kaç arkadaşımla o mahallede epeyce uzak bir yerde kendimize bir ev tuttuk aynı okulda okuduğumuz için okuduğum okuldan da kaydımı alıp taşındığım eve yakın bir okula kaydımı yazdım artık ne o beni nede ben onu görmek istiyordum adeta bir insan nasıl en tiksindiği bir hayvandan nefret ediyorsa bizde öyle birbirimizden nefret ediyorduk günlerimiz böyle geçiyordu bende artık huzur bir yaşam standardına kavuşmak için hafta sonu yu bekliyordum hafta sonu gereken eşyalarım elbiselerim kitaplarımla yeni tuttuğumuz eve yerleşecektik nihayet beklediğimiz hafta sonu gelmişti bende bir an önce oralardan çekip gitmek için apar topar eşyalarımı topladım valizlerimi doldurdum kitaplarımı poşetledim tüm hızıyla hazırlanıyorum annem bu arada da her ne kadar ısrar ettiyse bile ben onu dinlemedim gözlerinden dökülen yaşlara yüreğinde yanan ateşe aldırış etmedim babamın sigara üstünde sigara yakışını kız kardeşimizin ABİ GİTME NE OLUR BENİ YALNIZ BIRAKMA bağrışırlarını hiç ama hiç takmıyordum tek düşündüğüm bir an önce bu mahallede gitmek ve bir daha dönmemek üzere yemin edişim geliyordu aklıma bir an önce gitmekti benim isteğim eşyalarımı topladığım gibi annemin elini öptüm annem o gözyaşlarıyla da bana sarılırken bile hiç ağlamadım çünkü o yufka kalbim adeta taş olmuştu babam ise dedemin ölümüne bile ağlamamıştı ama benim gidişime öyle hıçkıra hıçkıra ağlamıştı ki hiç babamı böyle görmemiştim ama yinede aldırış etmiyordum canileşmiştim ondan ayrıldığımdan sonra hiç kimseye acımıyordum neyse ki tüm ailemle vedalaşmıştım aldım bavulumu çantalarımı taksi dışarıda bekliyordu tüm eşyalarımı taksiye koydum o mahalleden gittim yeni evime yerleştim ilk haftasında hiç bir özlem hiç bir hasret çekmedim ama ondan sonra hep ailemi ve çocukluğumun geçtiği o mahalleye özlem duymaya başlamıştım henüz ikinci haftasındaydım ama o vefasız aklıma geldikçe o mahallede soğuyor nefret ediyordum yeni taşındığım evde bir yılım tamamlamıştı özlemle acıyla hasretle kinle nefretle nasıl olsa bir yılı geride bırakmıştım o zalimle de ayrılışımızın ikinci senesini doldurmuştum gecen iki yıla kadar da hiç onu ne bir gün olsun sordum ne bir telefon ettim nede araştırdım bazen ailem yanıma geldiğinde ben sormasam bile arkadaşım soruyordu ve arkadaşlarım ile ailemin arasında gecen konuşmalara kulak misafiri oluyordum tüm gelişmeleri de oradan öğreniyordum tabiî ki de arkadaşlarımda benim onu eskiden sevdiğimi bildikleri için konuyu ondan acıyorlardı yine bir gün annem ile kız kardeşimin beni ziyaret etmeye geldiğinde yine arkadaşım Aykut konuyu yine ondan açmıştı kız kardeşim Aykut ağabey dün onu bir erkekle gördüm parkta bende hemen onların arkasında ki bankta oturdum aşkım bir tanem aşkım kelimeleri havada uçuşuyordu diye Aykut a cevap vermişti işte o an kalbimden vuruldum başım döndü sol yanıma bir sızı girdi o an anladım ki o içimde beslediğim kin nefret değil de aşk sevda sevgiymiş bir ana yerimde fırladım hemen kız kardeşimin kollarından tutum sen ne diyorsun nerde ne zaman yanında ki kimdi neyin neciydi diye artık kız kardeşimi bağırışlı sorularımla korkutmaya başlamıştım sadece onun verdiği cevap bilmiyorum ağabey tanımıyorum diyordu arkadaşlarıma hemen burada gideceğimizi söyledim evi apar topar toplamasını söyledim tekrar eski mahalleye dönecektim yine çocukluğumun geçtiği mahalleye gidecektim bide o vefasızı seven genci görmeye gidecektim arkadaşlarım artık bu sefer her ne kadar burada derslerimiz iyidir burada kalalım dediyse yine de izin vermedim siz gelmeseniz bile benim gitmem gerek diye hep bağırışlarımda onların üzerine gitmeye başladım arkadaşlarımda sonrada beni kırmak istemediler hemen topladılar evi yine eski mahalleye gittik kız kardeşimin bahsettiği parka gittim onu görürüm diye gittiğimde kimseyi görmemiştim ama artık gece gündüz o parktaydım hep onu bekliyordum ama beklememde fazla zaman geçmedi üzerinde bir hafta geçtiğinde hemen onu yine o parkta gördüm yine sevdiği erkekleydi yine gözyaşlarıma boğuldum sol yanımda ki acı ikiye katlandı bu tablo karşısında ama yinede onu ve sevdiğini rahatsız edip onlara görünmedim akşamüzeri telefona mesaj çektim yine mahalleye geldiğimi ve sana karşı beslediğim kin nefret meğerse aşk sevgi sevdaymış diye bir hatırlatma mesajı yolladım ondan hiçbir cevap beklemiyordum çünkü öyle kötü ayrılmıştık ki asla cevap vereceğini sanmıyordum ama aradan beş dakika geçmeden telefonuma bir mesaj geldi o göndermişti hemen mesajı açıp okumaya başladım ve mesaj da aynen şöyle yazıyordu
seni unuttuğumu bir başkasıyla çıktığımı artık sana nefret kin duyduğumu düşünmüş ve bu yüzden evini bu mahallede götürmüştün oysa ki ayrılışımızdan sonra evini taşıdığında ben bir kez daha yıkılmıştım yokluğunla hep seni düşünüyor hep seni seviyordum seni sensiz seviyorum yanımda olmasan bile ben hep yüreğimle seni seviyorum parkta gördüğün kişiyi de benim bir oyunumdu kız kardeşin Ayselli orda gördüğümde hemen orda ki çalışan bir çocukla bir oyun yapıp belki sana haber verir diye böyle bir yola baş koydum demek sana söylemiş beklide söylememiş ama yine bu mahalleye döndüğüne çok sevindim artık dünyalar benimdir yarın saat 12 de beni gördüğün parkta seni bekliyorum diye yazmıştı o an sevincimde şaşkınlığımdan ne yapacağımı bilmeden hemen yarın için hazırlanmaya başladım gece hiç uyku girmeden sabahlandım kahvaltı yapmadan evden cıktım sokak da dolaşmaya başladım saat 11 geldiğinde geç kalmamak için ben hemen o parka gittim oda benden sonra bir yarım saat geçtiğinde hemen geldi gördüğümde elim ayağım titremişti bir an kendimi onun kollarında gördüm sıkı sıkı sarıldım onu çok sevdiğimi gözyaşlarımla kulağına fısıldadım artık o kin nefret dolu günlerimiz eskisi gibi yine sevgi sevda aşk dolu günlerimize geri kavuşmuştuk işte o an anladım ki eski yaradan zarar gelmez artık her gün birlikteyiz mutlu sevdalıyız

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
4 yıl sonra Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz 4 yıl sonra yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
4 YIL SONRA yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
belkiz
belkiz, @belkiz82
2.8.2009 10:12:27
Salih Kardesim, yaziniz gercekten guzel ve akici ama ben de Ayhan Bey'e katiliyorum. Imla hatalari var ve noktalama isaretleri pek kullanilmamis. Bunlar yazinin ozunu degistirmek ama gerekli diye dusunuyorum. Sevgiyle ve sevdanla kal
KoLeRa
KoLeRa, @kolera
31.7.2009 23:28:42
-de eki ve de bağlacinin edat ve iyelik durumlari olduğunu bilmiyordum:)
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45), @emineuysal-emine45-
31.7.2009 23:20:54
Ayhan beye katılıyorum. İmlalar daha iyi olabilir. Yazınız aynı zamanda akıcı olmuş tebrikler...
ayhansarıkaya
ayhansarıkaya, @ayhansarikaya
31.7.2009 15:57:39
konuya derinlemesine girdikçe süreklilik kazandırmışsın.
Bir gencin gençlik aşkının içerisindeki kısır döngüleri çok güzel vurgulamışsınız.

...erkekle gördüm parkta.Ben de hemen...diye devam etmeli.Burada "de" takılarına dikkat et. edat durumunda ayrı,iyelik durumunda ise bitişik yazılacak.

örnek: Kalem sende mi?bitişik yazılmış doğru.
Sende bizimle gel. yanlış yazılma.
Sen de bizimle gel.doğrusu bu.

Salih'ciğim bunun gibi yani.Nokta ve virgüllere de dikkat edersen iyi olacak...
Bu yazında seni ileriye doğru hamle yapmış gördüm...

Selamlar,canım benim...
meselci
meselci, @meselci
31.7.2009 13:29:41
seni unuttuğumu bir başkasıyla çıktığımı artık sana nefret kin duyduğumu düşünmüş ve bu yüzden evini bu mahallede götürmüştün oysa ki ayrılışımızdan sonra evini taşıdığında ben bir kez daha yıkılmıştım yokluğunla hep seni düşünüyor hep seni seviyordum seni sensiz seviyorum yanımda olmasan bile ben hep yüreğimle seni seviyorum parkta gördüğün kişiyi de benim bir oyunumdu kız kardeşin Ayselli orda gördüğümde hemen orda ki çalışan bir çocukla bir oyun yapıp belki sana haber verir diye böyle bir yola baş koydum demek sana söylemiş beklide söylememiş ama yine bu mahalleye döndüğüne çok sevindim artık dünyalar benimdir yarın saat 12 de beni gördüğün parkta seni bekliyorum diye yazmıştı o an sevincimde şaşkınlığımdan ne yapacağımı bilmeden hemen yarın için hazırlanmaya başladım gece hiç uyku girmeden sabahlandım kahvaltı yapmadan evden cıktım sokak da dolaşmaya başladım saat 11 geldiğinde geç kalmamak için ben hemen o parka gittim oda benden sonra bir yarım saat geçtiğinde hemen geldi gördüğümde elim ayağım titremişti bir an kendimi onun kollarında gördüm sıkı sıkı sarıldım onu çok sevdiğimi gözyaşlarımla kulağına fısıldadım artık o kin nefret dolu günlerimiz eskisi gibi yine sevgi sevda aşk dolu günlerimize geri kavuşmuştuk işte o an anladım ki eski yaradan zarar gelmez artık her gün birlikteyiz mutlu sevdalıyız


çok akıcı
güzel bir duygu yazısıydı.

saygılar.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL