Bir fısıltıdır duyulan..Bir garip nağme..Tuhaftır bir homurtu..Ve vakitsizlik,en yüzsüz misafirimizdir ’sobe’lerde..

’Yerden yüksek’lerdi oynadığımız;yerin kendisi değil..Ve bulduk kendimizi bir dem yerin dibinde..

Semayla koşuşur,uçuşur,kaçışır;semayla boğuşurduk..Yok,bizimle birlikte yürüyen ay hani,ötelerde..


Tutan yok,yakalayan çok;karaltılar da epey..’Korkusuz’luğunsa sözlüklerde bir adı kalmış..yanlış..!

Ve kumdan kalelerimizle değil belki ama kale gibi(!)kumdan hayatlarımızla,dönemiyoruz -ne yazık- evlerimize geri..Üstümüz-BAŞLARIMIZLA- tümden ’ar’dan lekeli..!


Sallanıyoruz -sallıyorlar- salıncaksız, olduğumuz yerlerde hep..Hem dökülüyor bir bir sakladığımız taşlar..İyi saklayamamışız diyoruz belli ki..Gülüyorlar çevresiz,çepeçevre..



Tutarsız bilyeler çakıyoruz tam ortasından akşamlara..Sözsüz cümleler savuruyoruz ve sabaha,yarınlara..

Gülemiyoruz çoktandır,ağlayamadığımız gibi..Ve gömüyoruz hüznümüzü artık derin avlulara..

Avuçlarımızda pişmanlık..yığınlarca..
Gözgüler bile kirli,maskeler bile yamuk...
İyi oyna(t)dın ey ZAMAN..! Şimdi çık git,geri dur..!













23.07.09