9
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1973
Okunma

Yüce İslam mütefekkirleri (düşünürleri) din hakkında daima birbirini tamamlayan bir çok tarifler ortaya atmışlardır. Burada aşağı yukarı bütün tarifleri içine alabilecek bir tarif sunmaya çalışacağız..
"Din,akıl sahibi insanları,kendi arzu ve iradeleriyle bizzat hayrolan şeylere götüren,Peygamberin tebliğine dayanan,kemal gayesine ermek için en doğru ve nurlu yolu gösteren İlahi bir kanundur..
Bu tariften açıkca anlaşıldığı gibi ,dinin kurucusu ve koruyucusu,her şeyin yaratıcısı olan yüce Allah tır.
İnsanlar şöyle dursun,Peygamberler bile din kuramazlar.
Din,insanoğluna nereden geldiğini nereye gideceğini,niçin geldiğini,hulasa kendi mahiyetini başlangıç ve sonunu,yaratılışındaki gayeyi,Ulu Allah"a karşı yapmakla mükellef olduğu vazifelerini,insanlar arası hak ve vazifelerini,iyiyi kötüyü,fazilet ve rezileti,kendi hür ve muhtar iradesine dayanarak yaptığı işlerin doğuracağı iyi veya kötü sonucu,yani sevap ve azabı tayin ve tesbit eder..
Böylece din insana,hidayet ve saadetin nurlu ve ışıklı yollarını gösterir..Hemen belirtelim ki ,cehaleti,delaleti,zulmeti,meskeneti ve zilleti kökünden söküp atan bu aydınlık ilahi kanuna (dine) gerçekten uyanlar,dünyada selamete,ahirette saadete mutlaka kavuşacaklardır..
Hak dinin bir terbiye kanunu olduğunu belirtmiştik..
Bu itibarla Hak dinin hedef ve gayesi,insan oğlunu önce dünyada sonrada ahirette selamet ve saadete ulaştırmaktır..
Din bizzat hayrolan işlere sevk eder ve bizzat hayrolan işler sonsuz saadet demektir.. Bu saadet de hem dünya ve hemde ahiret saadetini içine alır.. Dinin hedef olarak aldığı saadet yalnız dünya veya yalnız ahirete ait değildir,bu saadet mutlaktır..
Burdan anlaşılıyorki Allah"ın koymuş olduğu din insanoğlunu dünyada da ahirette de huzur ve mutluluğa kavuşturucu temel pirensibe dayanmaktadır..
Bu yüzden tüm ilahi kitapalr ademoğlunun huzur ve mutluluğu için indirilmiştir..
Hak din,
hayat ve hayatı bizlere bahşeden yüce Allah hakkında en doğru bilgiyi veren ve insanları yavaş yavaş dünyamızın nefsani ve hayvani aşağılık alemlerinden alarak insanlığın kutsal seviyesinie yükselten en doğru ve en temiz yoldur..
Ve ölçülemeyecek kadar kıymetli bir değer taşır..
Ve esasta dindar olmak,kamçılayıcı,şehvet duygularından,aldatıcı hayvani yaşantıdan uzak kalarak aydınlığa götürücü Hak dinin dosdoğru ve tertemiz yolunda koşar adımlarla ilerlemek demektir..
Bu gerçek ilahi yaşayışı tüm benliğinde duymak demektir.. İnsanoğlu Allah"a karşı olan kopmaz bağlılığını ve sonsuz sevgisini ne kadar çok sağlamlaştırırsa onun cüzi iradesi (küçük irade) İlahi irade ile o nispette birleşir ve yükselir..
işte gerçek dinin vazifesi,insanı bu yüksek dereceye eriştirmektir..
İnsanın Allah ile münasebetinin yükseklik ve temliği onun insanlarla olan münasebetlerinin yükseklik ve temliği ile doğru orantılıdır..
Bir insan Allah"ı ne kadar sever ve sayrsa,insanlarıda o derece sever ve sayar. Burda hemen belirtelimki dinin insanları bu yüksek gayeye sevk edişi,yukarıda da belirtmeğe çalıştığımız gibi cebri değil,tamamen insanın hür ve muhtar iradesine bağlı bir durumdur.. Ve aklın bulunmasıda şarttır..
Özetlemiş olursak.
Gerçek saadete kavuşmak için insanın bu gerçek aydınlık yolu kendi isteği ile tutması ve bu yolda sapmadan devamlı yürümesi gerekmektedir.. Bu demektirki ,dinin saadete yöneltmesi şüphesiz ki onu yaşamamızla mümkün olacaktır..
Ve bu saadetten de herkes ancak kabiliyeti kadarlık çalışmaları ile hakettiği nasibini alacaktır..
Not..Temliğ anlamı..(Mülk olarak verme..Bir hakkın diğer kimseye geçirilmesi.)
Mehtap.S. Hümeyragül DALLI