İntikam alıp da sonunda pişman olmaktansa, affedip de pişman olmak daha iyidir. cafer b. muhammed
Selahattin YETGİN
Selahattin YETGİN

Ramses’in Gözleri

Yorum

Ramses’in Gözleri

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1649

Okunma

Ramses’in Gözleri

Ramses’in Gözleri

Mısırlı Ramses de inanmıyordu aşk’a
Bu yüzden de gözlerini mumyalatmadı
Yüzyıllarca piramitleri dolaştı sessiz
Rastlayamadı aşk tanrıçası Kleopatra’ya.

Firavunlar aşka inanmazlarmış. Bu yüzden piramitlerde mumyalanarak öte dünyaya uzanmayı düşlemişler. Nice savaşlardan, nice katliamlardan sıyrılıp piramitlere sığınan firavunların hikâyesi hala giz dolu ve çözümlenememiş bir lahit gibi duruyor tarihin tozlu sayfalarında.

Ramses’in gözleri mumyalanırken açık bırakılmış. Aşk’a inançsızlığını göstermek için mumyacılar onu adeta cezalandırmışlar. Kum fırtınaları ile geçen günlerin ürpertici sessizliğinde Ramses asırlardır gönlünün sultanını aramış. Elleriyle gözlerine dokunacak ve onu sargılardan kurtaracak kadını beklemiş durmuş.

Nice güneşler doğup, on binlerce geceler yarasa kanatlarında geçmişin derinliklerine dalıp dalıp çıkmış gün yüzüne. Nice savaşlar, barışlar görmüş bu garip küre. Yaşam her gün giyip giyip çıkarmış kirlenen entarilerini. Sevdanın gelgitlerinde onlarca güneş doğmuş sevenlerin yüreklerine.

Aşk Tanrısı uğradığı ihanetleri sineye çeke çeke gaddar bir kişiliğe bürünmüş bir zaman sonra. Arenada aslanlarla gladyatörler güç gösterisi yaparken, kanlı mızraklar, çelikten kılıçlar ve balyozların sırları döktüğü kalkanlar kavurucu sıcakta parlarken, izleyenleri kan gölünde dans ettirmiş. Kazananlar alkışlanmış, kaybedenler bir kenara fırlatılmış.

Asırların hızlı döngüsünde aşk yolunda aşınan adımlar, çevrilen ruletler, kazanmayı ve kaybetmeyi beceremeyen insanları kollarına almış. Sevginin limanları her gün yeni yolcuları konuk ederek evrimini tamamlamış. Dalgalar bazen hırçın, bazen sakin vurmuş yaşam kayalarına.

Geçmişin karanlıklarından Ramses’in çığlıkları her duyulduğunda, her devrilen gün yeni bir güne merhabalar sunduğunda, aşk aynı elbiseyle görünmüş insanlara. Mevsimlerce hiç çıkarmamış kirlenmiş elbisesini. Saçları dağınık bir gece olmuş, fırtınalarda bile yelken açmış sonsuzluk ateşiyle yanan yüreklere.

Uzağı böylesine sevmenin tek açıklaması aşkın ütopyasındaki çözülemeyen sırlardır asırlardır anlatılmak istenen. Sevda için verilen canlar, dökülen kanlar, gözyaşlarının denizine dönüşmüş. Buruk olmuş tadı sevdanın ve acıları barındırmış koynunda. Hep açık dursa da kapıları acının harman vakitlerinde savrulmuş sevdalar rüzgarla birlikte yüreklerde.

Ramses’in gözleri de bu yüzden inanmıyordu aşk’a. Onun için gözlerini mumyalatmadı. Yüzyıllarca piramitlerde dolaştı, sessiz. Rastlayamadı Aşk tanrıçası Kleopetra’ya. Kırmızı şarap doluydu testisi Ramses’in ve sevdadan yananların şerefine kaldırdı kadehini içti doyasıya. Dağlara çıktı günlerce. Ne kral bıraktı, ne de cellat. Taşlara meydan okudu. Ayaklarının altında ezilen üzümlere kanını döktü ve yıkık sarayların mahzenlerinde canına kıydı.

Dağlar günlerce ağıt yakmış sonra. Yanardağlar hiddetinden lav usmuş yıllarca. Göller denize karışıp, denizler dağları yutmuş. Ramses’in gözleri o günden bu güne hiç açılmamış. Balıkçılar ağlarında onun gözlerini aramış durmuşlar. Uzaklarda, çok uzaklarda eski gömütler gün yüzüne çıkınca tarih haykırmış, hesap vermiş asırlar sonra. Ramses’in gözlerini bir akrep kemirmişti ve ‘Akrep Kral’ olmuştu günler sonra. Sırf bu yüzden taş döşeklerde sevişiyor sevenler yüzyıllarca.

Selahattin Yetgin

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ramses’in gözleri Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ramses’in gözleri yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ramses’in Gözleri yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Onur BİLGE
Onur BİLGE, @onurbilge
3.6.2009 21:10:06
3 puan verdi
Ramses’in gözlerini bir akrep kemirmiş ve Akrep Kral olmuş.

Tanrılaşan benliklerden hiç hoşlanmam. O nedenle çok iyi olmuş. Varlığının , kalıcılığının kime yararı var?

Biri de British Museum'da, ikinci katta, cam fanusun içinde, secde vaziyetinde... Bari o bir ibret vesikası olarak görev yapmakta, üç bin yıllık çürümeyen ceset olarak; Kur'an'ın, korunacağını asırlar öncesinden belirttiği Firavun.

Bir secde ile kurtulacakken, gaflete bakın! Günümüz insanı da hayatlarında hiç olmazsa bir tek secde yapsalar da lanetlenenlerden olmasalar!

Öyle değil mi hemşerim?

İyi, güzel, doğru hepimizin olsun.

Kutluyorum.
delikızım
delikızım, @delikizim
3.6.2009 11:37:46
10 puan verdi
mitolojik öykünü çok sevdim. aşk ne kadar acı çektirse de ona sırtımızı dönmeyelim. yüreğine sağlık... (demek akrep kral olmuş ha :D saygımla...)
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL