6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1995
Okunma

1992,yılının yaz aylarıydı işim gereği yine o hafta’da gece vardiyalarından birinde çalışıyorum
tabi yanlız değilim yanımdada benimle birlikte çalışan cevdet,isminde bir arkadaşım var
o akşam birlikte yine vardiya alıp uzun bir geceyi sabaha .erdirmek üzere işe koyulduk
uzun bir gecenin ardından artık yavaş,yavaş gün ağarmaya başlamıştı bile.sağolsun cevdet
kardeşimde biraz yorgunluğumuz gitsin diye güzelde bir çay demleyip bardaklara doldurmuştu bile
çaylarımızı alıp hem sabahı karşılamak hemde biraz uykusuzluğumuz gitsin diyerek dışarıya
kapının önüne birer sandalye atıp başladık çaylarımızı yudumlamaya. bir kaç bardak çay içip
tam kalkmak üzereydik’ki.baktım bizim cevdet yolun karşısındaki çöp konteyner’inden naylon,kâğıt
vs,vs toplayan bir bayana abla gel sana naylon,konik verelim diye seslenmekte kadın çöp konteyner’inden
alacağını alıp bir kaç dakika sonrada yanımıza geldi. kısa bir selamlaşma faslından
sonra bizim cevdet naylon ve konikleri bu kadına vermek üzere içeriye girdi.çok kısa bir sessizlikten
.
sonra birden kadın bana kardeş at bir kaç kuruşta senin bir falına bakayım.ha ne dersin bende
fala inanmadığım ve fala bakacağım deyip at,bir kaç kuruş,at,bir kaç kuruş daha diyerek insanı nasıl
soyup soğana çevirdiklerine bir kaç kez şahit olduğum için.ben kadına sağol gerek yok benim
falıma bakan bakmış deyip işi geçiştirmeye çalışırken o arada ellerinde,naylon ve koniklerle bizim
cevdet çıka geldi kadın bunları alıp kendi cuvalına yerleştirdikten sonra önce bana yaptığı fal bakma
teklifini cevdetede yaptı bizim cevdet tamam abla bak deyip bir kaç kuruşta para verdikten sonra
sağmıydı solmu hatırlamıyorum elini açarak kadına uzattı kadın cevdetin eline bakarak
başladı bir şeyler anlatmaya.anlatıyor,anlatıyor
arada birde anlattıklarının doğruluğunu bizim cevdet’e onaylattırıyor
bende cevdet’e demek attıkları bir,bir tutuyor vay be deyip falcının söylediklerine inandığı için
bizim cevdeti makaraya alıyorum.neyse bir kaç seanstan sonra bizim cevdetin hem parası hemde falı bitti
ben yine cevdete
insan fala inanırmı her söyledikleri uydurma deyince
cevdet ister inan ister inanma VALLAHİ BİLLAHİ bütün söyledikleri hemen,hemen doğru çıktı deyince
bu defa benim şaşkınlığım arttı ve açaba cevdetin bütün bu söyledikleri doğrumuydu bu kadın her şeyi bilmişmiydi
karar verdim bende fala baktıracaktım
artık.yavaş,yavaş gitmekte olan kadına seslenerek geri gelmesini söyledim kadın durdu olduğu yerden senin falına bakmam
az önce dalga geçiyordun deyip yoluna gitmeye başladı.belliki kadın bana fena halde küsmüş ve darılmıştı
fakat bende ne olursa olsun o fala baktıracaktım çünki çok merak etmeye başlamıştım. bana söyleyeceklerini
neyse dostlar bayağı bir af’tı,özürdü derken en sonundakadını ikna ettim
sağolsun parasınıda cevdetten aldığının iki katını aldı benden (yani cezalı tarifeden)
ve başladı anlatmaya.hadi diğer anlattıkları sıradan hemen,hemen her falcının söylediği klasik sözler
bu yüzden onları geçiyorum fakat söylediği iki şey varki oldukca ilginç
bana söylediğinin ilki şöyle.kardeşim sende büyü var bu yüzden sabahları sanki sırtına ağır yük yüklemişler gibi
bir türlü yatağından kalkamıyorsun değilmi?
evet
gerçi evet dedim ama yinede falcı işte o an rengimizi biraz solgun gördü ve attı,tuttu.diye düşünüyorum
ve fazla önemsemiyorum.fakat kadının bana söylediği o ikinci konu halâ aklımdan çıkmıyor
ve şaşkınlığım halâ sürüyor inanın.sen dedi,kadın,henüz çok küçükken aşırı kilolu imiş’sin
bu yüzdende uzun bir zaman hiç yürüyememişsin
ve yürümen için seni evinizin damından çıkartılan bir yılanın altında yıkamışlar.deyince
ben ne diyeceğimi şaşırdım doğrusu çünki ilk kez böyle bir şey duyuyordum
inanmakla inanmamak arasında bir durum söz konusu
fakat böyle bir şeyin doğru olup,olmadığını merakta etmiyorum diyemem hani
neyse biz o sabah bir,iki saat sonra paydosumuzu yaptık ve evlerimizin yolunu tuttuk
tabi ben eve varınca ilk işim annemin yanına gidip
o kadının bana söylediğinin doğru olup olmadığını anneme sorup öğrenmek istiyordum
neyse annemin yanına gittim.elini öptüm,halini hatırını sordum derken
birden anneme,anne siz beni çok küçükken yılanın altında yıkadınızmı?diye sorunca
annem birden dondu kaldı.adeta şok oldu
bana ilk çümlesi sen nerden biliyorsun?oğlum
sana bunu kim söyledi oldu
bende sabahki yaşadığımız olayları falcıyı falan hepsini kısaca kendisine anlattığımda
kadıncağız bir kere daha hayret edip,büyük bir şaşkınlık geçirdi
zaten beni hiç sormayın benim durumum annemin durumundan hiçte farklı değil
evet dostlar
benim bu hikâyem burda sona eriyor
kısaca konuyu bağlıyacak olursak.ben altı yaşıma kadar köyde yaşadım.bu olayı iki yaşında iken yaşamışım
doktorun,hastahanenin,sağlık ocağının yani modern tıbbın olmadığı
dolayısıyla’da tedavi imkânlarının hiç bulunmadığı bir yerde yani çaresizliğin olduğu yerlerde doğmuşum
insanların.bu tür saçmalıklardan medet umması ne acı
falcının bu olayı nasıl bildiğini sorduğum bazı insanlar ise
kadının haber aldığı cinlerin olabileceğini söylediler ve işi yine cinlere bağladılar
ne kadar doğrudur yada yanlıştır.taktir önce ALLAH’ın sonra’da sizin.
SEVGİ VE SAYGILARIMLA.