Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
binyıl
binyıl

saat 07:05

Yorum

saat 07:05

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1318

Okunma

saat 07:05



Saat 7:05 geçiyor, güneşin ilk ışıkları yastığımın kenarına düşüyor. Baş ucumda saksı içinde yaşamına devam etmeye çalışan Benjamin var, bakışıyoruz baygın bir halde birbirimize. Nerden aklıma geldi bilmiyorum ama yerel bir radyoda dj’lik yapan garip kılıklı kadın geliyor gözümün önüne, gözleri hafif çekik, yumru suratlı, dudağının alt kısmında küçücük bir beni ve lacivert çantası ile ne arıyor acaba sabahın bu saatinde hayali ile odamda ?

Her sabah aynı saatte, aynı caddenin iki yolcusu olduğumuzdandır diyorum ama Benjamin hafifçe gülümsüyor belli ki sabahın ilk saatlerinde saçmalamaya başladın demek istiyor.

Benjamin çok hin bir çiçek, hafif stresli olduğunda vakit kaybetmeden yaprak döker, tül perde güneşine hafifçe mani olsa hemen surat asar, yaprakları soluklaşmaya başlar. Ve benim ne zaman moralim bozuk olsa kendi kendine şarkı mırıldanır ve birazcıkta bencildir, aklımı meşgul eden düşüncelerim ne zaman beni meşgul etmeye başlasa, düşünceli dakikalarımı benimle paylaşmamak için kendini mırıldandığı şarkısına verir, ama yine de biz iki ayrılmaz dost gibiyiz.

Pencere kenarlığına dinlenmesi için bıraktığım zaman yüzünde gülümsemesi belirir yapraklarında gamzeleri görülmeye başlar. Caddenin kaldırımına sabah sohbeti için oturan kadınların sözlerini eksiksiz dinlemeye başlar, şu insanlar ne garip der gibi ilgi ile kadınların dudaklarında dökülen sözcükleri hafızasına işler.

Akşamları çayımı yudumlaya, yudumlaya Elif Şafak okurken Benjamin ise başka kitap tercih eder, çoğu zaman aynı odayı paylaştığıma pişman etse de sonunda onun isteklerine de cevap vermek için dinlemek istediği kitabı hafif usul ses tonumla okurum ve büyük bir zevkle dinler.

Benjamini anlatmaya başlayınca, garip kadının hayalinin neden sabahın erken saatlerinde yastığıma düşen güneş ışıklarının önüne dikildiğini unuttum, radyo programını dinlemedim ama o kadar da konuşkan bir bayana benzemiyor. Bizim yan komşuda çalışan arkadaşımız her sabah garip kadını bekler ve öyle bir bakışı olur ki o an gülmemek için kendimi zor tutarım.

Bizim dj her sabah onun bakışları arasında topuklu ayakkabısını kaldırım taşlarında eksilterek yürür ve her sabah aynı saatte komşu da çalışan çocuk ise aynı bakışlarla bakar, nereye kadar diye bir şarkı var mı bilmiyorum ama varsa eğer tam bu tarz bir olay için söylenmiş olabileceğine hiç şüphesiz inanırım.

Nereye kadar ?

Ekseninde döndüğü kadına birkaç güzel söz söylemek için yıllarca beklenmez ki, dermişim ama demedim…

Bu yaşananları benjamine akşam uygun bir vakitte mimik hareketleri ile tiyatro sanatçısı edasıyla anlatsam mı ?

Yada üveyse anlatayım da, o bu konuda bakalım neler söyleyecek …

Ne söyleyeceğini tahmin ediyorum ama yine de onun güzel şivesi ile dinlemek ayrı bir zevk verir bana…



.....

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Saat 07:05 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Saat 07:05 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
saat 07:05 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
bezm-i cihan
bezm-i cihan, @bezm-icihan
8.5.2009 19:30:12
8 puan verdi
bir tabir vardır hani, taşı gediğine koymak...diye..

yazınız haketmiş bu tabiri, tebrik ederim..
Rom@ntik
Rom@ntik, @romntik6
8.5.2009 17:33:30

Allah'ın cc. yarattığı her canlı gerçek sevgiyi anlayabiliyor...

Ama ne hikmetse konu insana geldiğinde hep bir çekince var... acaba diye ?

Çiçekler de hayvanlar gibi, kendisiyle konuşan insanı dinlerler...

Düşündürücü bir yazıydı...

Saygıyla




© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL