“Terörün ve teröristin masumu veya mazlumu olmaz, olmamalı, olursa o zaman masumla mazlumun fırsat bulunca rol değişmesini teşvik etmiş olmuyor musunuz?.”
Demokratik yollarla mücadele yolunun kapandığını iddia ederek silaha sarılanların yaptıklarını, bazı mazeretlerle (!) hoş görüp onları kahraman mı ilan et/tiniz/meliyiz?
Peki, rahat mısınız? Yanıldınız, terör bir gün bir yerde sizinle de karşılaşacak, tek bildiği dille de konuşup, bir yanınızı incitecektir, unutmayın!
Teröristin, zarar vereceği alan ve kişilerle ilgili geniş bir yorumu ve de ince düşüncesi yoktur. Zarar vereceği kişileri çoğu zaman hesap etmez, ilkesi yoktur. Zamanı gelir kendi arkadaşını bile harcar…
Saklı egoları, kompleksleri, saygın olma, kabul görme ve alkışlanma gibi takıntıları vardır… Çoğu zaman hangi ideoloji için çalıştığını bile unutur, “amacı, egolarının altında kaybolmuştur”. Bir bakarsınız masumdur, saygı gösterip yerlere kadar eğilir, bir bakarsınız bir anda canavar ruhu silahına öfke kusturur, delirir. Çift kişilik taşır.
Adam kaçırma, tehdit, banka soyma, bütün bunlar terörizmle yol alırken, teröristin uğrayıp nefes alma, beslenme noktalarıdır.
Toplum olarak , “terör nefes alırken, kuvvetlenirken, “yaklaşan sona kayıtsız kalınmıştır, kalınmaktadır…
Bazı sapkın davranışlar, hoş görülüyor hatta alkış bile alıyor.
HERKES TERÖRİSTİ KENDİ İŞİNE GELDİĞİ GİBİ TANIMLAMAYA ÇALIŞIYOR. SAĞCISI, SOLCUSU, DEVRİMCİSİ, PKK’LISI KENDİ MENFAATLERİNE UYGUN, KENDİNDEN OLANI KAHRAMANI İLAN EDİYOR…
68 veya 80, “sağ veya sol” hiç fark etmez, bizler terörü iliklerine kadar yaşamış bir dönemin aklı başında (!) adamları olarak; geçmişte “sebep ne olursa olsun” eli silah tutmuş, namlusunu masum halka, arkadaşına çevirmiş, bir zihniyeti, çocuklarımıza gencimize kahraman olarak tanıtma rahatlığında olmamalıyız…
Bu zihniyetle TOPYEKÜN GENÇLERİMİZ, bir gün “silaha silahla” diye yollara düşerse sorumlusu kim olacak? … Neyi hoş gösteriyorsunuz, örnekleriniz kim?
Köylerdeki katliama “töre” veya “korucu” diyerek işin içinden çıkıyorsunuz da, otobüste ile seyahat emniyeti olmadığı için boğazı kesilen için ya da kentlerin gidişatında yaşanacak kötü olaylara nasıl bir kılıf bulacaksınız!… Gençlere, eli silahlı adamları önder yapıyorsunuz.
3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 1.maddesin de der ki :
«…………………………. Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir.”
Teröre kaynak olan düşünceler, yanlışlıklar, samimi bir biçimde ortaya konulmadıkça; terör, başka yerlerde, başka koşullarda, bambaşka bir yüzle size görünecektir.
TERÖR VE TERÖRİSTİN TANIMI, amacı, ruh hali, davranış biçimi DÜN DE BUGÜN DE YARIN DA HİÇ değişmedi, DEĞİŞMİYECEK.
Siz eğer, “benim teröristim masumdur!” kavgasına girerseniz terör bir gün gelir en acımasız haliyle kapınıza ve kapımıza dikilir.
“Fikir ve düşünce, hareketlerin ve fiillerin lokomotifidir” denir. Önce düşüncelerimizi doğruda birleştirmeli, doğru düşüncede birleşmeliyiz…
Gençlerimizi, insanımız arzulanan yönde harekete ve eyleme yöneltmek, sevk etmek için önce, düşünce dünyasında gerekli değişiklik yapılmalıdır.

YA BÜTÜN ELİ SİLAHLI EYLEMCİLERİ AYNI DİLLE SUÇLAYIP, YENİ BİR MÜCADELE SÖYLEMİ İLE YOLA ÇIKACAKSINIZ…YA DA BİR GÜN SANA DA SIRA GELİNCE CANIN YANINCA TERÖRE BAĞIRMAYACAKSIN.. YA TOPYEKUN HAYIR, YA DA HERKES SİLAHA!….
Bunun olmaması için kim düşünce dünyasında gerekli değişiklik yapmak istiyor!..Sahi kim?