Kızıl Saçlı Kadın gözlerini açtı. Yüzünde bir elin gezindiğini hissetmişti. Saate baktı,saat tam 9:00’du.Pencereye doğru yürüdü,perdeyi araladı. Gözlerini belli bir noktada kilitledi. Yüzünde gezinen eli düşündü. İlginç olan ürkmemiş olmasıydı. Elin okşayışı bir babaının kızını okşayışı ya da bir sevgilinin sevdiğinin yüzünün okşayışı gibiydi. Sevgi ve şefkat doluydu.

Kızıl Saçlı Kadın, mutfağa doğru gitti,bir bardak su içti. Geri dönüp yorganının altına girdi.
Ne de olsa daha erkendi kalkmak için.

Yasemin Sivas’tan Aydın’a doğru giden Sivas Tur’un 30. sefer sayılı uzun yol otobüsunun 13 no’lu koltuğuna oturmuş,başını cama dayamış halde yatıyordu. Otobüs öndeki aracı tam geçecekken ,öndeki araç yol vermedi. Bu yüzden kaptan ani fren yapmak zorunda kaldı. Başını cama dayayan Yasemin uyandı diğer yolcular gibi. On dokuz yaşlarda olduğu belli olan otobus muavini tur atıyordu:"Sakin olun,ters giden bir şey yok,rahatınıza bakın."

Yasemin tekrar başını cama dayadı,tam gözlerini kapatacaktı ki bir tabela gözüne ilişti:Uşak 10 km.

Yatmadı,bekledi.Otobüs Uşak’a girdi. Şehir merkezinden tam geçiyordu ki,mırıldandı:"Sana binlerce selam olsun Kızıl Saçlı Kadın." dedi.. Gözü saate kaydı, saat tam 9:00’du. Başını cama dayadı iki dakika sonra uykuya dalmıştı bile. Ne de olsa Aydın’a daha çok vardı.

Sivas Otobüs Terminal’inde Sivas Tur otobüslerine ayrılmış olan 25. peronda 5 dakika sonra ayrılacak olan Sivas-Aydın 30. sefer sayılı otobusun önündeki kalabalığın içinde biri bayan olmak üzere üç kişi bekliyordu. İçlerindeki bayan olanının birazdan otobuse binecek olan Yasemin’di. Erkeklerden biris sözlüsü Hacı,diğeri de "abi" diye hitap ettiği Murat’tı.
Yasemin:"Benden bir isteğiniz var mı?"diye sordu.
Hacı:"Çabuk gel sevgilim,olur ya olumsuz bir şey olursa beni hemen ara."
Yasemin,Murat’a döndü:"Senin bir isteğin var mı."
Murat:"Uşak’tan geçiyor mu bu araç."
Yasemin:"Geçiyor,yarın sabah ordan geçerim."
Murat:"Kızıl Saçlı Kadın’ıma selam söyle."
Yasemin:"Tam olarak ne diyeyim?"
Murat:"Sana binlerce selam olsun Kızıl Saçlı Kadın."de.
Yasemin gülümsedi:"Olur,söylerim" dedi.
Vedalaştılar,Araba yola çıktı.Murat saatine baktı,saat tam 9:00’du.
*
Sabah erken uyandı Murat. Ne olduğuna anlam veremedi. Yatmayı düşündü ama gözüne uyku da girmiyordu. İçinde bir öykü yazma isteği vardı. Kalktı bilgisayarın başına geçit. İlk cümlesini yazdı. İlk cümleye hem de sevdiği kadını koyarak başladı. Bu iyiye işaretti. Hikayenin eksikliklerini tamamladı,tam "kaydet" butonuna basacaktı ki gözü saate ilişti. Saat tam 9:00’du.