Sevgili Hüyam
Bir masal gibi başlayan bu hikayemiz neticede tam 3 yıl sürdü ve hala kanadı kırık bir güvercin gibi acı ile çabalıyoruz,biliyorum nekadar özlediğini biliyorsun seni nekadar çok özlei mi, her ne olduysa bilin meyen bir kara bulut sanki son günlerimizde üzerimizde dolaşıyordu sanki koca bir fırtınanın habercisiydi. Senle gezdiğimiz o deniz mavliği hoyrat dağların çam kokusu,akan nehirlerin şırıldayışı hala kulaklarımda adeta çığıldaşıyor evet sen yoksun şimdi belki çok uzak belkide çok yakın ama bildiğimiz tek bir yol her nekadar uzakta olsak yada en yakınlarda da olsak biz ruh birleşimi gibi bir birimize sım sıkı bağlanmışız.
Sevgili Hülyam bekledimiz bir zamn içerisinde senden biraz uzak kalmayı göze alarak kendi mi herkese öncelikle aileme vede sana öldü bildirmeyi göze aldım. Çünkü görülmesi gerek yapılacak işler vardı, önce aramızı bozan kan emicilerden sonra da seninle mutlu mesut bir hayat içerisinde yaşayacağımız bir dünya kurmak istiyorum. Bekle en yakın zamn da senin yanında olup o kara gözlerini o siyay saçlarıı okşamak için geleceğim tıpkı yaptığımız gibi denizin karşısına geçip şöle dicegiz: işte gene başaramadın bir mutlu hayat daha basladı bitirmek isteyipte bitiremediğin sen içindeki kızgınlığı taşlara vurarak kulanıyorsn seni yargılamıyoruz çünki seninde sevgin böle imiş.

Samet’ten Hülyasına....