Sadece mesajların havada uçuştuğu bir “8 Mart” kadınlar günü …………..
Bir kısım kadınlar olarak, bir yıl boyunca bağırmaktan boğazımız şişiyor da; bazılarımız zannediyor ki; bir yıl boyunca susup, sadece “8 Mart” meydanlarında, kürsülerin de konuşuruz da muhataplarımız da duyar, her şey olup biter..
Vaatler, ağıtlar,iltifatlar “körler sağılar birbirini ağırlar” hesabı ….
8 Mart Kadınlar günü bize bir vesile olacak, birileri “sadece 8 Mart’a has ” daha duyarlı olacak ta, bu sese kulak verecekse, buyurun yine konuşalım.
Siyaset kadın üzerinden, “medya da, sanat da” kadınla yol almaya çalışıyor da…
Kadın oy kazandırıyor, para kazandırıyor, ücretsiz hizmet veriyor da(ev işleri, çocuk, ev geçimi üçü bir arada.)
Yıllardır hep aynı gün;“neden, niçin böyle” “ne yapabiliriz” sorularına binlerce “tez” ve “ses” oluyor da…
HALA KADININ ADI YOK!
Kadın sorunlu, hatta “bazıları tarafından” sorun yaratan, sorunların sebebi…
Aslında, sorun;
Erkek imzalı kurumlar da, gelenekler da, İslami erkekleştiren zihniyette,
Kadının yaşamını, sosyal alanlar da daraltanlar da,
Kadının işlevini gözden kaçıranlar da,
Kadının üretici yanını yok sayanlar da,
Kadını siyasette ayak bağı görenlerde…
Hâlbuki “kadında erkekte” hiç kimse, diğerinin önünde olmak, diğerini yok saymak derdinde olmamalı.
Elbette, bilgi ve becerinin sizi getirdiği noktaya da kimsenin itiraz etmeye hakkı yoktur.
Kadının istediği tek şey“yan yana, eş/eşit.”.
Saygı,hürmet başkadır biat etmek önünde eğilmek başka ….
Kadınların hepsi –hatta bu erkek içinde geçerli- aynı davranış ve düşünce içinde olmayabilir.
Davranışlar kişinin kendi isteği doğrultusunda gelişir, onun bu davranış şekli kendi cinsiyetinden olanları top yekûn bağlamaz…
Artık genele bakmak lazım.
Birçok kadın, iyi yolda ilerliyor! Ama desteksiz, “eş ve eşitsiz.”
Sadece bu güne has dile getirilenler, sanal denize taş atmak gibi.,ülkemiz de erkeklerin birçoğu, kadın için hala aynı düşüce içindeler.
Ne bir ciddi adım, nede ciddi adım kabul edilen bazı niyetlerin ciddi sonuçlarını göremedik. Son yerel seçimler için meclis üyeliklerinde kadına yapılanlar malum!
Belli ki “erkek beyninde” Türk kadının miladı başlamadı.
Dikkat etmemiz gereken önemli bir nokta; “biz kadınların, AB’nin yol haritası ile başka bir çıkamaza sürüklenebileceği….”
Bu ülke kadını, kendi kitabını yazabilmeli, yol haritasını kendi çizebilmeli.
“ABD ve AB” örneği ancak ve ancak, hedefe giden kadının aracı olabilir. Bunu amaç haline getirmek Türk kadınını özünden uzaklaşır.
Her gün yazdık söyledik yine söyleyelim.
Kadın, önce insan olarak toplumun diğer cinsiyeti ile aynı muameleye tabi olmalı, haklarını kullanma noktasında bir engelle karşılaşmamalı.
Cinsiyet eşitsizliği Türkiye’nin en büyük sorunudur.
Kadın bilinçlendirilmeli, eğitilmeli; bu bilgi ve birikimle de doğru beyinler yetiştirmeli.
Kadının annelik görevini sorunsuz yerine getirmesi, ülkemizin en önemli önceliği olmalı.
“Anne kadın” çalışmasa dahi sosyal güvencesi mutlaka sağlanmalı.,
Çalışan kadının emeğinin karşılığı, erkekle eşit olmalı.
Kadın erkekle aynı çaba içinde olduğu noktada, sosyal yaşamın her alanında aynı derecede söz hakkına sahip olabilmeli.
Bu böyle devam eder gider…..
Bütün kadınların,8 Mart kadınlar günü kutlu olsun. İnşallah bir gün 8 Mart “sorunların bittiği” bayram havasında kutlanırda, bizler de sorunlar yerine balonları hava da uçururuz.