4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1112
Okunma
Bir gün hayatıma gireceksin biliyorum; hem de hiç ummadığım bir zamanda. Bilmem kaşın gözün ne renk, boyun posun ne hatlarda olacak? Ama umuyorum ki aradığım özellikler sende kafi bulunacak. Güzellik mi önemli olan? Tabi ki güzellik! Ama bana hitap edeninden, herkese değil. Ne demiş şair: Güzelliğin on par’ etmez, bu bendeki aşk olmasa! Bilmiyorum rüyalarda mı buluşuruz yoksa başka yerde mi, ama buluşacağız.
Her insan mutlu olmak ister, ama kim yeterince uğraşır bunun için? Mutlulukların en yücesi ise evlilik hayatında olanıdır herhalde. Çünkü eştir adamı yerin dibine batıran yada göğün üstüne çıkaran bence, ve eşsiz bir hayat da düşünülemez kesinlikle. Ben de beni çıkarmak için seni bulacağım, yada sen imdadıma çoktan yetişmiş olacaksın; tıpkı yağmur duasına çıkan cemaatin yolda yağmura yakalanması gibi. Ya duadan önce ya da duadan sonra… Fakat yağacak bu yağmur sonunda.
Yağacak bu yağmur, çaresi yok çünkü seni seçmiş olacağım, çünkü sen de beni seçmiş olacaksın. Sen kim misin? Nerden mi biliyorum? Senin adın yok be canım, adın var olduğunda zaten bu yazının o kadar değeri kalmayacak… VE…, sonunda soyadımı taşıyacak, hayatımı paylaşacaksın benim.
Kavgalarımız ne kadar tuzu biberi de olsa bu aşkın, az da olsa o biberler bize çok acı gelip, her defasında onlardan daha az ekeceğiz aşk soframıza. Çocuklarımız ise bu sofranın tatlı mönüsü olacak. Daha az önce yediğimiz aşkı kalbimiz sindiremeden ağzımız son bir kez tatlanacak. Ama senin tadın hep damağımda kalacak.
Sonra dönüp bu günleri hatırlamak için hafızamı zorlamama gerek kalmayacak biliyorum, çünkü o zamanların ne kadar hasretini çektiğimi ben nasıl unutabilirim?
Burçin Kef