Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
fu
funda celasun

SAKARYA’ NIN SESSİZ SESİ

Yorum

SAKARYA’ NIN SESSİZ SESİ

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

886

Okunma

SAKARYA’ NIN SESSİZ SESİ

Bir aks-i sedadır, Sakarya. Hayatın umulmaz bir anında yiten bir vatanın yitmediğinin sedasıdır. Çekilen tüm ezaya rağmen sevinilesi bir kader timsalidir. Ve her daim akıllara mıhlanan temaşanın gösterisidir.
Yıllar evvelidir, bu topraklarda mezalimin en şiddetlisine ve en acımasızına tanık olundu. 1921’ de etimizle, kanımızla şehadet getirdik; vatan için, yaşamak için ve dahi umudu yeşertebilmek için. Elde yok, avuçta yok. Tek teselli, Mustafa Kemal Paşa’ nın askeri üniformasını yeniden sırtına giymesiydi.
Polatlı’ ya kadar gelen düşman askerlerine bir tek O, ‘Dur! ‘ diyebilirdi ve O’ na inanan vatanseverler. Nitekim yayınlanan ‘Tekalif-i Milliye Emirleri ‘ ile vatan yekpare bir yumruk olmaya hazırlanıyordu: Şayet ayağına giyecek üç çorabı varsa ahalinin, birini askerine verdi; 100 dirhem unu varsa, 40 dirhemini askerine verdi. Yeter ki bu mezalim, bu haksız işgal son bulsundu. Varsın halk yemesin, içmesin. Lakin devleti ve milleti sağ olsundu. İşte böyle bir serzenişte yaşanıldı, ilk teyakkuz.
Tarihler 23 Ağustos’ u gösterdiğinde düşman taarruza kalktı. Lakin karşısında azmi her bir zerresine işleyen Türk askeri vardı. Yılmadı mezalime ve taarruza dayandı, 22 gün 22 gece. Sakarya Nehri, her gün kızıl akmaktaydı. Her akışında Türk askerine selam durdu, her damlasında ona dua etti.
O vakit, sanki göklerden bir zembil indi, düşmanın üzerine. Bulut oldu, yağmur oldu, sel oldu; her bir cephesine. Artık sathı terk eylemek ve hatta hattı terk eylemek düştü, düşman askerine. 12 Eylül gecesi Sakarya Nehri, son kez kızıl aktı. Son kez karardı bulutlar ve niyazımız gerçek oldu.
Artık babasız kalmayacaktı yuvalar, çocuklar. Ocaksız kalmayacaktı analar, kadınlar. Bundan gayrı gidip de dönemedi diye ağıt yakılmayacaktı, askere. Umut terk olmamıştı bu viran bağlarda ve ümit yitirilmemişti sonsuza dek.
Yaşanılan bunca cefanın sefası sürülecekti ve bir mirastı bu yaşanılan destan. İşte bu nedenledir ki her 13 Eylül’ de şehirde çeşitli etkinlikler düzenlenir. Mirasınız böyle bahşedildi, denilir. Unutmayalım ki bu topraklarda emanetine mirasına sahip çıkan nesiller yetiştikçe bu temsil hep izlenecek, Atamız’ a ve kahraman askerlerine minnetimiz hep payidar kalacaktır.



‘ O toprak, öyle bir nakışla işlenir ki vatan olur,
O nakış, öyle bir gayretle izlenir ki millet olur. ‘

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Sakarya’ nın sessiz sesi Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Sakarya’ nın sessiz sesi yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SAKARYA’ NIN SESSİZ SESİ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Sadık_Tiryaki
Sadık_Tiryaki, @sadik-tiryaki
11.2.2009 15:50:50
Teşkkürler.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL