Benim kara üzümüm.Her gelişlerin bana ikinci baharları yaşatıyor.
’Ananne hadi oynayalım ’diyen sesin sabah uykularımın neşesi oluyor.Bunu çok iyi biliyorsun değil mi.
Beraber geçirdiğimiz iki ay ne çabuk da geçti.Gittin, odalardaki ayak sesleri yerini sessizliğe bıraktı.Unuttuğun oyuncak araban bıraktığın yerde öylece duruyor.
Şimdiden yaz çabuk gelsin diye günleri aylara dizmekteyim.
Seni çok özlüyorum.

Sana örüp gönderdiğim kazağı üzerinden çıkarmak istemiyormuşsun .Annen öyle söylüyor.
Diyormuşsun ki,’anannemin kokusu var bu kazakta,onun elleri değmiş’
Oy benim kıvırcık saçlı aşkım.
Resimlerinle her gün gözlerimdesin.Sesinle kulağımdasın.
Sen gidince günlerce evlere sığamıyorum..beraber yattığımız yastıkta her gece hayalini kokluyorum.

Adım her yerde ’ananne’diye geçiyor.Çünkü sen öyle güzel’ananne’diyorsun ki,başka isimle anılmak bundan güzel olamazdı.

Gidişinin ardından yazdığım duyguları çok değil bir iki sene sonra okula başladığında biliyorum ki okuyacaksın.Henüz beş yaşındasın.
Geçen gün telofonda bana’anane teyzemi buraya beni öpmesi için sen mi gönderdin’dediğinde gözlerim doldu biliyor musun?
Bende’evet oğlum benim yerime öpsün diye gönderdim’dediğimde sen,’olmaz ,sen gel öp beni’dedin.Ah kara biberim tabii gelirim..ama orda dört duvar arasında kalıyoruz,oysa burda daha özgür oluyoruz seninle;parklar,kumsallar ,ormanlar daha bir yakın burada.
O yüzden yazı dört gözle bekliyorum aşkım..Seninle fethedeceğimiz daha çok yerler var.
Oraların tadı seninle daha bir başka olacaktır.

Bu satırları gittiğin gün yazmıştım..

Gittin..
Sabahların halleri
Gamsızlaşan uykuların yataklarına serildi.
Dolaptaki eşyalar
Saklanmanın sevincini yaşıyor.

Gittin..
Gelişlerin sesleri
Sağırlaşan duvarların gitmelerine verildi.
Öpüşteki sevgiler..
Dokunmanın ellerini bekliyor.

Gittin..
Bahçelerin gülleri
Sessizleşen kuytuların özlemlerine derildi
Duvardaki resimler..
Kavuşmanın günlerini sayıyor.

10.09.2008 /Gülden Işık

(Gittin..
Anannen seni çok..çok özlüyor..