Kumlucadan ambulansla bir hasta getirilip bırakıldı. Başında kimse yoktu. Adının sonradan Rasıh olduğunu öğrendiğimiz hasta böbrek yetmezliği hastasıydı. Bazen öyle hoş sohbet biriydi. Kanda üre miktar çok yüksek olduğunda hastaneden kaçmaya yelteniyordu. Rasıhı kepezdeki üçüncü virajda yakalayıp çocuk gibi avuda avuda yatağına getiriyordum. Aradan günler geçti. Oğlu Hasancağız refakatçı olarak gelebildi. çocukcağız babası fenalaşınca her gün dayak yiyiyordu. Kurtarmak yine bize düşüyordu. Başında kimse yokken yemeğini bizler yedirirdik. Bazende zaptemeyince kollarından ranzaya bağlamak zorunda kalırdık. Rasıh hastanemizin ilk organ nakli olan hastasıydı. Oğlu hasan hiç düşünmeden böbreğinin birini vermesiyle nakil olmuştu. Rasıh her kontrole gelişinde hastanede hangi biriminde olursam olayım mutlaka ziyaretime gelirdi. Asla nankörlük etmedi. Sahip çıktığımız için kendide aileside hep takdir etmiştir. Bu davranışıylada hepimizin sevgisini kazandı Kumlucalı Rasıh KESKİN. Allah diğer böbrek nakli olmayı bekleyen 47000 hastayı bir an önce sağlığına kavuştursun inşallah. Buda ülkemizde dünyada sondan birinci olan organ bağışının artışıyla sona erecektir. okuyan dostları organ bağışına ve organ bağışının artması için uğraş vermeye davet ediyorum.

HASTALIK ADRES SORMAZ; BİR İNSANA NE ZAMAN NE OLACAĞI BELLİ OLMAZ.
ORGAN BAĞIŞI GELECEĞİN SİGORTASIDIR.
28.01.2009 Hıdır ALTAŞ/antalya