4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1018
Okunma
Sen gideli aylar oluyor. Vedasız çıktın bu yolculuğa ama, ben uğurladım seni yine de. Belki kırgındın, belki mağrur, belki de hatalarınla mı yüzleştin de hoşçakal demedin? Bilemiyorum. Sadece zaman zaman rüyalarıma giriyorsun, konuşmuyorsun. Biliyor musun çoğu kez unutuyorum dönmeyeceğini, sonra bir irkilme, son halin gözümün önünde...
Sen ki çocukluğumdaki koruyucum, sırtımdaki duvar yaslandığım, birçok değeri aşılayan, bildiğini öğreten, insan olmanın olmazlarını nakış gibi işleyerek beni biçimlendiren adam. Babam. Düşünüyorum da zayıflıkların daha çok olmasına rağmen sana hiçbir zaman gerçek anlamda kızamadım. Çünkü seni anladım, zaman zaman hak verdim, zaman zamansa bağırdım çağırdım. Olmadı, olamadı. Sen de çok iyi biliyordun ki senin içindi, seni mutlu görmek içindi, sana bir şey olacak diye korktuğum içindi. Sen beni anlıyordun, bunu biliyorum. Çünkü ben senin "tıpkı ben" dediğin yavrundum. Artık yoksun ve hiç gelmeyeceksin. İnsanoğlunun aciz kaldığı noktadayım ve seni çok özlüyorum hoşçakal koca adam, hoşçakal babam.