2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
818
Okunma
Yüzyılın davası diye nitelendirilen "Ergenekon Davası" hayretleri artıran bir seyirle yoluna devam ediyor. Vakti zamanında önemli noktalara gelmiş olanların "BELLİ BİR ZÜMREYİ"iğneli fiçiya atarcasına nasıl bir kumpas kurduklarını anlamamak yanlış olur diye düşünüyorum. Belli bir zümreyi hedef tahtasına oturtukları gibi; yıllardır ülkemizin GERİ kalmasında da aynı oyunu oynayan bu taife sözüm ona "VATAN SEVERLER" bir bir yakalanmasının ardından evlerinin pencerelerine bayrak asanların da aynı oyunun birer parçası olduklarını düşünmemek elde değil.
Ülkemizdeki kaosun,kargaşanın baş mimarı olan bu insanlar etkisiz hale getirildikten sonra,huzur ve mutluluk içinde insanlar yaşamaya başladı.
Hatırlasanıza mitinkler,yürüyüşler,vatan elden gidiyor çığlıkları ...
ve saireler...
Ortamı germek ve hükümetleri dahi devirecek gücü elinde bulundurmak;akıl almıyor doğrusu.Yüzyılı aşkın bir mayalanmanın sonucu.HAKKIN ER VEYA GEÇ TECELLİ EDECEĞİNİ DÜŞÜNEMİYORLARDI.
Hak her zaman MAZLUMUN yanındadır.Kimden ve hangi görüşten olursa olsun.
İğneli fıçıya reva görülen mütedeyyin insanlar,öz vatanında birer "PARYA" muamelesine tabi tutuldular. Gelinen noktada hiçte sanıldığı gibi tehlikeli ve karanlık kişiler olmadığı anlaşılmışitır.ÖNEMLİ MAKAMLARI İŞGAL ETMELERİNE rağmen ,dile getirilen tehlikeye rastlanmış değil.Aksine huzur ve güven ortamını oluşturdular.Bu vatanın gerçek sevdalısı olduklarını yakinen görme zahmetine katlandık.Olay ları "siyah beyaz" değerlendirenler hala kendi fikirlerinde direniyorlar. Güneş balçıkla sıvanmaz" efendim.
Yiğide hakkını vermekte bir yiğitliktir. saygılarımla...