biçimsel olarak hiç şüphe yok en önemli öge insan dogmaktır...doga bizi başka bir süreçtede konuk ederdi.tanrı bizi insan olarak var ettigi için cömert davranmış.ve dünya gezegeninde bir büyük kültürün mensupları yapmış bence TÜRK lügün ana patolojisinde kültür yatar,yoksa kafatası ırkçılıgının keskin sürtüşmelerinde yok olup gitmek işten bile degil.ama kültür....
bizim kültürümüzün ana dokusunda hücresel varlıgı hiç şüphesiz ailedir.anne baba ve çocuklardan oluşan çekirdek aile günümüzde çevresinie kadın ve erkek akrabalıklarını alır.cinsellik özellikle çocuk ve nesil deviniminde türk kültüründe cinselligi biçimlendirmiştir.cinsel hazın çekiciliginde türk kadını kolaylıkla meta olan bir obje degildir .bu yüksek sadakat ve namus dairesinin türk aile yapısındaki ana kalıbıdır.burda türk erkegi sadakat odagı türk kadınına minnettardır.dünya cografyasının büyük bir bölümünde türklük kültür olarak burdayım der. burda olmanın potasında ülkemizde vardır...bu kültürü algılamak ..benimsemek onla huzurlanmak asla ırkçılık degildir .yaşamı yudumlarken çinden kızıldenize pasifikten akdenize her cografyada türk kültürünü hissetmek mümkündür..evrensel dialektik bize bu kültürün hoşnutlugunu yaşamak için ruhumuzda büyük otaglar kurmuştur.dünya ulusları ile elele ama kendi potasının dogal ve seviselligini yaşamla kucaklatmış bir sevecen saygın kültür ruhumuzda varken...güncel polimklerinde zamanın bu gerçegi köreltmemeliyiz.