14
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1573
Okunma

Elbette dünyaya türü belli sorumlulukları yüklenerek doğmuyoruz….nedir…insan olmamızın bir bedeli var….ve bunun şartları….sebebinin adı belli insan olmamızın ve yapmamız gerekenler de………ha yaparız yapmayız….….orası kendi kalbimizin ya da öğretilerimizin işi…..kimse kimseyi orda bağlamaz….kimsenin bu anlamda kimseye sözü olamaz….olsa da işe yaramaz….ama öyle ki bazı şeyler vardır insanın susması….durup izlemesi mümkün değil…..neden….çünkü ben yaşıyorum şimdi yarın benim çocuğum kalacak benden ve senin çocuğun kalacak….ahlaki değerlerim seninkilerle konuşacak….kucaklaşacak ya da çarpışacak........içinde döndüğüm dünya sadece benim değil…….sadece beni döndürmüyor felek…….
Şimdilerde özellikle son zamanlarda göze çarpan öyle bir durum var ki….evet ahir zamanın resmidir diyor insan….evlenmek ne kadar tabii bir gerçekse boşanmak da ayrılmak da muhakkak ki öyledir….ancak bu kadarının olması üzgünüm normal değil insanlar dedirtiyor….bir de sebeplere gelince….incir çekirdeği meselesi……
Evlenirsin ….sevdim de evlendim ya da görücü usulü dersin…..bunlardan başka şeyler yoktur…...ha nedir bazı bölgelerde töre denilen bir şey var da artık onlar da kalmadı..... bizim aşiretlerde kalmadı artık çevre aşiretlerde de yok…..olsa bile şimdinin gençleri bunları yemezler….baş eğmezler….eğmesinler tabi….ağaysan paşaysan bir yere kadar..
Evlenirken yepyeni bir hayat başlıyor…bambaşka bir insan giriyor hayatına….ne anne gibi ne baba gibi….üstündeki hakları ve sözleri çok daha fazla ve etkili olan bir insan…. Öyle annenin terliği fırlattığında bağırman gibi şeyler üzgünüm artık mazi denilenler gibi….anılarda mı denir ne bileyim geçmiş mi denir artık bilemem yok aslında en güzeli çocukluğunda...kalmıştır onlar…büyüyorsun….maalesef yaşla büyünmüyor…gerçekten sadece yaşların….20….25…30…olması ya da işte 30 üstüne çıkması büyüdüğümüz anlamına gelmiyor…..40 yaşındayım ben belki ama hala büyümedim…..demiyor mu insan…güldürmeyin….tek saniye bin ömür çürütür bedenlerde ve yüreklerde….
Bazı sebepler vardır ki asla ama asla katlanılmasının düşünülmesi bile en az hata kadar hata kalır en azından gördüklerimizde öyle….nedir bunlar…bayanın biri diyordu ki alkole buladı hücrelerini…açılmaz oldu gözleri…..kumar denilen o garip şeyde arar oldu ekmeğini…sonra kadın…ya da kadınlar….bunlar sebep olarak elbet oldukça güçlüdürler…nedir ilk görüldüğünde bir şeyler için çaba sarf edilir….gerekir bu …..hatta bir anlamda mecburidir….hep iyideyken yaşayacağım seninle ….böyle miydi baştaki yeminin…….ama bakıldığında hayır tamamen kendi iradesiyle hareket ediyor ve öyle bile bile ecele gidiliyorsa….Allah rahmetini esirgemesin diye bir dua……. Sonra eyvAllah….bayanlar için de aynı hemen hemen aynı durumlar geçerlidirler……... tabi aileye….fertlere….anneye babaya…kayınbaba ………..kayınvalide….görümce….elti durumları….yani sevgiden öte saygı durumları da çok önemlidir… ama bırakalım da işin o taraflarında herkes kendi işini bilsin….bilmiyorsa da bildirilir…kayınvalide evet her zaman çok önemlidir…baş üstünde yeri vardır gelin ya da damat için….ama öyle her şeye burnunu sokmamayı bilecek bilmiyorsa da öğretilecek….zor mudur….yapmayın bizim yaşadığımıza da hayat deniyor…. Ha eşin mi engel e yavrum o da senin elinde dışardan biri mi öğretecek yastığındaki mi…çok dışlamayın kendinizi.. herkes için böyledir…dedim ya bizimkilerde hayat…
Eşlerin birbirlerine dayanamamaları…….tahammülsüzlükler….düşüncesizlikler….. … merhametsizlikler……kalpsizlikler..ve bir yerden sonra insansızlıklar…..yüreksizlikler..
Kimse kimseyi anlamayı düşünemiyor….dilleri konuştururken azcık bakayım hele hal bunu mu gerektiriyor demiyor kimse….yok rengimiz tutmadı….elektirik çarpmadı…
Sigortalar nikahtan imzadan ya da yeminlerden sonramı atıyorlar…..yazık……
sandım da sadece sanmışım….tipimiz uymadı….ya da doğrularımız uyuşmuyor… birbirimize benzemiyoruz….peki evlenirken bana benziyor diye mi evlendiniz…o kararı alırken bana mı sordunuz…….gülüyor musunuz….ben de bu cevaplara gülüyorum…… öyle insanlar görüyorum ki 4 çocuklu bir bayan…. Evinde bilmem kaç çocuğunu bırakıp gitmiş hanımına ağlayarak bekleyen adam…. Kadın ekmek peşinde adam çocuklarım ben işteyken dışarıdayken ne edecekler ne olacak diye düşüne düşüne ömrüne akşamı doğurmakta her sabah….. gülünecek durumlar mı….görün de bakın gülüyor musunuz…..
Ve….
Çok sonrasına bakınca günümüze….televizyon denilen o cici kutuyu açtığımızda….yok alemin gelinidir kaynanasıdır…balıdır çiçeğidir….izdivaç durumları….yol yapan ayak yapan vs vs vs…. yıllarca tanıdığı yıllarını geçirdiği insanla yaşayamayan insanımız gidip orda ömrünün sultanını bulacak….ruhuna padişah seçecek….canım mı sıkkın gün ortasında ya da akşamlarında oturup bakıyorum vallahi gülüyorum…ne yalan söyleyeyim izleyin siz de güleceksiniz….çok cici oluyorlar….ııııı diyor teyzem…. Ben böyle istemiyom….maaşı olacak…evi olacak…arabası olacak…çocuğu olmayacak... ooffff nasıl bir sipariş listesidir görseniz bir ben yokum orda….yaf beni de ekleseler arada akşam çaylarında güldürme işlerini hallederdik bari….
Yazıktır günahtır….oraya çıkarken oraya çıkmana sebep olan hayatındaki yanlış hareketler yarın bir gün senin çocuklarına da yol açacaktırlar…kendimizi düşünmüyorsak bile çocuklarımızı düşünmeliyiz….ben her hareketimde öyle düşünüyorum ….diyebilenlerden olalım…..ve öyle düşünenlerle yaşıyorum….kolaya alıp kolaya salmayın hayatları…..
“armudun sapı dedin üzümün çöpü dedin sonunda sen de ayvayı yedin”…..türküsünü yaktırmayalım ağıt niyetine kendimize…