Merhaba dostlar.

Bilmem bugün TV haberlerini izlediniz mi....
Elif adında 3 yaşında bir çocuk Atatürk için ağlamış durmuş.
Millet hayret içinde konuyu sürekli konuşmakta.

VAH VAH VAH!

Dikkat edelim:
Elif tam 3 yaşında. Henüz o yaştaki diğer çocuklar benzeri tam olarak konuşma yeteneği bile kazanamadığı gibi; kelime dağarcığı ve zeka gelişimi, doğumu ölümü yaşamı kavramaya elvermeyen, doğuyu ve batıyı ayırt etmekte zorluk çeken, ayakkabısını belki de halen ters giyen bir çocuk.

Ve millet TV başında hayranlıkla onu seyredip Ata’ya saygısını göstermekte, güya.....

Aslında şaşmadım pek:
Yetişkinlerimizden zerre kadar hayır gelmediğini bu haber tamamen ortaya koydu.

O halde atalarımızın bir sözünü hemen hatırlayalım: ’Doğru haberi ya çocuktan ya deliden al.’’
............


Haaaa; bir de hacca giden yurttaşlara uyanık bazıları zemzem suyu diye Türkiye’den götürdükleri suyu satmışlar.
Ehhhh; demek ki o hacılara Yüce Mevla zemzem değil de memleketimizin piyasada satılan suyunu layık görmüş.
Öyle ya; herkes hakettiğini er geç bulacaktır.

Ama ben yine de memleketim adına çok sevindim. Neden mi?
Belki Kabe’ye gidenler tam hakkıyla hacı olmasalar dahi, suyumuz hakkıyla hacı oldu ya, ona bakın! Hem de art niyetsiz ve Cenabı Allah’ın bizzat değişmez kesin takdiriyle!
Aklıma hemen bir muziplik geldi(Yaradan bağışlasın!):
Nasılsa herşeyi kopya etmesini ve her güzelliğe sahip çıkmasını bilen bir halkımız var....
Kabe’yi kopya edip, Anadolu’ya kursak!?

Hem memleketimiz manevi emsalsiz ve mükemmel bir değer kazanır, hem haç heveslisi halkımız canları istediği zaman gider hacı olurlar, hem de zemzem ayaklarının altnda sayılır, paraları Arapların cebine gitmemiş olur.
Canı isteyenler yine de Mekke’ye gitsinler, onlara kalmış. Yalnız, su götürmeyi de unutmasınlar. Kazıklandık demezler bari.

...
(Kederli)
Çocuk, Gençlik ve Aile Sosyal Danışmanı


Samimi selamlarım samimi dostların olsun!