6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1972
Okunma
Dünyada ki bütün babalar gibi benim de babam çok değerli ve kıymetlidir yanımda.Babam çok ta zengin olmayan bir aile babasıydı.Öğrencilik yıllarımda bana hep yardımcı olmuş kol kanat germiştir.
Biz sekiz kardeştik.Hepimiz aynı odada yatar aynı sofrada yemek yerdik.Bir işçi maaşıyla evimizi geçindirmeğe çalışır,bizi kimselere ezdirmezdi.fakirliğimiz belli olmasın başkaları bizi hakir görmesin diye durmadan didinirdi.Her sabah işe giderken kendi işinie gider gibi heyercanla giderdi.tertemiz olsun diye otelin odaları,koridorları ,tertemiz olsun dünya diye durmadan temizlerdi.Başkaları beni görürse çocuklarım utanır diye içinden geçirir tanıdıklara görünmemeğe gayret ederdi.Bu durumun farkındaydım ve bu beni çok rahatsız ediyordu.oysa babam utanaılacak bir şey yapmıyordu,bilakis en yüce görevini yani evini geçindirme işini başarıyla yürütüyordu.
Bir gün babamla konuşmaya karar verdim.,onunla evlatları olarak gurur duyduğumuzu söyledim.Bana "evlat ;dünyanın en kutsal şeyi helal kazanılıp yenen lokmadır"dedi.
Biz sekiz kardeş hepimiz kötü şartlara rağmen okuduk.iş güç sahibi olduk.Babamıza layık evlatlar olmaya gayret ediyoruz.
Demem o ki yoksulluk mücadele etmemenin mazereti olamaz.bir yerlere varmak için mücadele etmek şarttır. Diye düşünüyorum..