5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3215
Okunma

Her geçen gün düşüncelerimiz değişiyor ve ben bu değişime ayak uyduramıyor gibiyim. Her geçen gün biraz daha farklı bir yaşamın içine akıyorum, bilmiyorum, sanki tanıdığım insanı kamillerin sözleri bana tesir ediyor ve ben o tesiri yok edemiyorum, korkuyorum, belki de hızlı bir süreçte değişim korkutuyor.
Açık sözlülükten ziyade, asiyim, başkaldırmayı seven yapım, törpüleniyor gibi, erenlerin deyişlerini dinliyorum, sözlerini duyuyorum, farklı yaşamların içinde geziniyorum ve onlar beni hey dost diye karşılıyor. Bakışlarının ve sazların telinden dökülen insanı kamil sözleri ile içimdeki derinliklere tesir ediyorlar.
Önce yaşamı, sonrada ermişliğin bir delilik hali olduğunu anlatıyorlar ve ben dinliyorum.
Hiç bir zaman korkarak yaşamadım, bu değişim beni korkutuyor…
Çocukken babamın akşamları sazı eline alıp, deyiş söyleyip bana da sıra sende diyerek sazı elime verdiği gün aklıma geliyor. Aşık isen cana minnet, eyvallah…
‘’Zahit bizi tan eyleme hay, hay
Hak ismi okur dilimiz hey canım
Sakın efsare söyleme hay, hay
Hazrete varır yolumuz hey canım
Ali’dir bizim ulumuz hey canım
Usludan yeğdir delimiz eyvallah. ‘’
Dün gibi aklımda, dün gibi canlı, dün gibi kulağımda çınlıyor sözleri…
Mutasavvuf düşünce ile yaşayanlara yakınlaşıyorum, bu hafta garip dede türbesine gittim. Babamın arkadaşını görmem gerekliydi. Sazları ile deyişler söylüyorlardı, bir köşede oturdum ve dinledim, deyişleri bitmesini bile istemedim.
Deyişin bir tanesi çok ilginçti, belki de mükemmeldi ve aynı deyişi kara gümrükte bulunan Cerrahi tekkesinde dinlemiştim, Mevlevi olan bu güzel insanlarında aynı deyişi halka halinde söylediklerini orada görmüştüm.
Farklı iki kültür ve iki kültüre de yakınım, çünkü babam Bektaşi kültürüne sahip ailenin çocuğuydu, annem ise Malatya’nın bir köyünde yaşayan Anadolu insanı. Ben ailenin ortancı çocuğuyum, diğer kardeşlerim daha çok babamdan etkilenirken, ben tam tersi olarak başka kültürle yaşamımı sürdüreceğime karar verdim.
Tasavvuf’u seviyorum, çocukken de giderdim dergahlara, tekkelere, kapısında garip insanlar olur ve garip sözler ederlerdi, sonra içeri geçer ney, saz ve def ile deyiş söylerlerdi. Çoğu şu an belki de ebedi aleme intikal etti.
İnsanı kamil sözünü ortaokul yıllarımda duymuştum, insanı kamil, bu söz beni baştan çıkartıyor.
’Zahit bizi tan eyleme hay, hay
Hak ismi okur dilimiz hey canım
Sakın efsare söyleme hay, hay
Hazrete varır yolumuz ey canım
Ali’dir bizim ulumuz hey canım
Usludan yeğdir delimiz eyvallah. ’
.....