3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2225
Okunma
Güneşi hep sevgili bildi kendine, kadındı ona güneş, bazen sarı saçlı, bazen gümüşi
Hep ısıttı içini, yaktı yüreğini, can verdi, heyecan verdi,
Yapayalnız kaldığı o kızıl akşamların birinde inmişti sevda sahillerine, çarşaf sermiş deniz dalgaların üstüne, gel diyordu gel bağrı güneş yanığı
Ve kapıldı gecenin büyüsüne, uzandı dalgalara, bir tatlı huzur buldu okşayışlarda, zaman
hesapsız imge, ne kadar harcandı bilinmez,
Sabah nurunu saçınca sevgilisi gözlerine uyandı. Kocaman mavi sevdaların ortasında bir kendi, bir sevgili, dalgalar ve mutluluk
Ne güzeldi hayat. Nerden çıktı bu fırtına, nerden geldi bulutlar, Bu rüzgâr kim kıskançlıklar niye, sevdalar eski sevda değil, sevgili nerde,
Yağmur denize izin vermedi kendi ıslattı, rüzgâr güneşten daha fazla yaktı tenini ve gözler hep aradı gidenini.
Çok bitkindi sahile vardığında, kalbi yorgun, gözleri kızarmış, umudu yanmış, bir tek aklıydı çalışan o da çok geç uyanmış
Öylesine düşmüştü ki bu kör kuyuya, çaresiz ve nefessiz. Yusuf’u çıkartan güce sığındı
Ve umuda başlamıştı yolculuk
İbrahim COŞAR