Şöyle bayramlık sevincimi kuşanmak istiyorum. Içimde ki isteksizlige inat.

önce bir şeyler hazırlamalıyım. Zorlayacağım kendimi. Bu gün işi şansa bırakmayacağım en

güzel tatlıları,börekleri ve çörekleri hazırlamalıyım. Kim yiyecek peki. Hani o eski

bayramların havası yok burda. Bayramlar mı eskidi yoksa biz mi yaşlandık?

Yaşlanmak mı ? daha istemiyorum.

Yıllara meydan okumak. Çocuksu sevincime dönmek istiyorum. Eski mektupları

karıştırıyorum. Sevinç dedimde canım arkadaşım Sevinç’in adresini kaybettim. Onunla

yıllardır görüşemedim bu yüzden. Bu gün aramağa çıktığım çocukluk sevincim gibi

arkadaşım Sevinç’ide bulacağim. Sevinçciğim bir gün bu satırları okursan biliyorsun

kalbimdeki yerini.Her zaman oldugun o güzel yerdesin canem. Sana ulaşamamam adresini

kaybettiğımdendir. Gördüğün gibi adressiz mektuplar yazıyorum. Hani derler ya iyilik yap

denize at balık bilmezse halik bilir. Şimdi ben de sana özel yazacağım mektupları internete

atacağım. Kimbilir adı Sevinç olan kaç kişi vardır.. Soyadını yazmıyorum…………

O yüzden sarı çizmeli Mehmet Ağa diyordu ya Barış Manço ona döndü. simdi koca bir

Türkiyede Sevinç’i ara . Ara ki bulasın beni derler ya işte öyle. Kimbilir belki evlendin.

Çocukların vardır.En son Antep’ten Antalyaya gitmiştiniz. Eh Antalyalı dostlar yüreği

dostlukla çarpanlarsiz benim SEVİNCİMİ görürseniz bana bir mesaj atıverin olur mu ?

Kız Sevinç gördün mü ? Bütün Türkiye’yi seni araması için seferber ediyorum. Bir de senin

izini bulursam yine eskisi gibi mektuplaşırız değil mi ? Kimbilir belkide görüşürüz .Seni çok

özledim. Seni ararken bulacağım düşüncesi bana sevincimi getirdi. Sen benim güzel yüreklim.

Seni düsünmek insana huzur verir. Sana kavuşmak ise sevinç Sevinçciğim. Bayramın kutlu

olsun.her nerdeysen o güzel yüreğine mutluluklar dolsun. Beni düşün unutma. Biliyorum ki

sende unutmadin. Benimkisi laf işte.Hoşçakal yüreğimin nadide çiçeği Seviç, SEVİNCİM .

Bir dahaki sefere görüşmek üzere canem

29.09.08 Bad Hersfeld, Zeynep Sekerci.